Sıra cetveline yönelik şikayetlerde icra mahkemesinin, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirlemesinin, yani alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptamasının, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesinin, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi gerektiğinden, sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinmesi gerekirken, mahkemece gerekçe ve hükmün 4. maddesinde, şikayet olunmayan alacaklılar hakkında dahi hesaplama yapılarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Bilirkişi raporuna göre yapılacak değerlendirmenin sınırlı yetkili icra müdürüne bırakılması ve icra müdürünün yerine geçerek sıra cetvelinin mahkemece düzenlenmesi, bilirkişi raporuna atıf yapılarak raporun kararın eki sayılması anlamlarına gelen yazılı şekilde hüküm tesisinin, özel olarak İİK'nun 17/1. maddesine ve genel olarak da hükmün gerekçeli olmasına ilişkin HUMK'nın 297/1-c maddesine ve hüküm fıkrasında gerekçeye ait herhangi bir sözün tekrar edilmemesine ilişkin 297/2 nci maddesine aykırı düştüğü-
Sıra cetvelinin iptali istemine ilişkin şikayette, İİK’nun 17. maddesi uyarınca gerekçeye göre yeni bir sıra cetveli düzenleyecek olan icra müdürü bakımından, infazda tereddüt doğmasına neden olunduğundan şikayetin kabulünün gerekeceği-
İİK.nun 269/d maddesinin uygulanması gereken maddeler arasında gösterdiği 70.maddesine göre, 18.maddede düzenlenen, aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder hükmünün ilamsız tahliye takibinde uygulanmaması gerekeceği-
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi'nin, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. m.17/I) gerektiğinden, sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinmesi gerekirken, icra müdürünün yerine geçerek düzenleme yapılmasının doğru olmadığı-
Kredi borçlarının ödenmemesi üzerine başlatılan icra takipleri sonucu, ödenen harçların tahsiline ilişkin idari işlemin iptali ile söz konusu tutarın taraflarına iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın, 'adli yargı yerinde' çözümlenmesi gerektiği-
Ancak hukukun cevaz verdiği “ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz vb gibi” veya İİK.nun 17-18 maddelerinde öngörülen şikayet davalarında olduğu gibi Kanunun duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime takdir hakkı tanıdığı hallerde dosya üzerinden karar verilebileceği-
Sıra cetveline itiraz davalarının kabulü halinde, kural olarak “davalıya ayrılan payın, öncelikle davacı alacağının ödenmesine tahsisine; artan tutar kalırsa davalıya bırakılmasına” şeklinde karar oluşturulması gerektiği- Mahkemece, kısmi ödemelerin ve açılmış olan tasarrufun iptali davasının değerlendirilmesiyle karar oluşturulması gerekirken, paylaştırmanın ne şekilde yapılacağını dahi göstermeyen, infazı kabil olmayacak ve karardan sonraki işlemlerin dahi icra müdürünün takdirine bırakacak şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu-
Ödeme emri tebligatı usulsüz ise de borçluların şikayete konu ödeme emrinin gönderildiği takibe yönelik olarak menfi tespit davası açmış olmaları karşısında en geç bu tarihte tebligattan haberdar olduklarının kabulü gerekeceği-