Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle tesis edilen ipoteğe dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibe geçilip şikayetçi borçluya İİK.nun 150/ı maddesi kapsamında icra emri gönderilmiş olduğundan, alacağın dayandığı kredi sözleşmesinin türü ve niteliği belirlenerek, borçluların temerrüde düşüp düşmediği, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borcun miktarı ve faizi yapılan özel sözleşmelerin koşulları değerlendirilerek ipoteğin ilam niteliği kazanıp kazanmadığı tespit edilerek sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerektiği- İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılamayacağı, ilamsız takip yapılması gerektiğine ilişkin şikayetin süreye tabi olmadan yapılabileceği-
Noterliği ihtarnamelerine  yasal 8 günlük süre içerisinde itiraz edilmiş olup İİK. mad. 150/ı uyarınca alacaklı, alacağını İİK'nun 68/b maddesine göre diğer belgelerle ispatlaması gerektiği- Cezai şart alacağının tahsil edilip edilemeyeceği hususu yargılamayı gerektirdiğinden, İİK'nun 68/b maddesine göre ispatının mümkün olmadığı- Bilirkişi raporlarında hesaplanan işlemiş faiz ve toplam alacak miktarının, takipte istenenden daha düşük tespit edildiğinden, mahkemece cezai şart alacağı ve bilirkişi raporu ile belirlenen alacak ve işlemiş faiz miktarını aşan kısımlar yönünden şikayetin kabulü ile icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği-
Kredi kartı alacağı bakımından takibe dayanak belgeler ilam niteliği kazanmadığından, İİK 150/ı kapsamında icra emri gönderilemeyeceği, ancak, ipotek kredi kartı dışında diğer alacakları da teminat altına aldığından, takibin kredi kartı alacağı yönünden kısmen iptali halinde, bu kredi alacağının teminatsız kalması sonucunun ortaya çıktığı, bu nedenle ipotek hakkının bölünmezliği ilkesi karşısında icra emrinin tamamının iptal edilerek yerine ödeme emri çıkarılması gerekeceği-
Tüketici kredisi niteliğinde olan alacağa ilişkin ipotek akit tablosu, kesin borç ikrarı içermediğinden, borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip yapılabileceği ve borçluya örnek 9 ödeme emri gönderilebileceği-
İİK.'nun 68/b. maddesinin sadece sözleşmedeki asıl borçlu yönünden uygulanabileceği, davalı kefil yönünden uygulanamayacağı- Davalı kefile gönderilen hesap kat ihtarının iade edildiği tarihe göre temerrüt tarihinin tespiti yerinde olmadığı, Davalı kefile, davacının hesap kat ihtarı usulüne uygun olarak tebliğ edilemediğinden, davalının temerrüdünün icra takip tarihi itibariyle oluştuğu-
"Konut finansman sözleşmesi" kapsamında tesis edildiği anlaşılan ipoteğe dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilip borçluya İİK'nun 150/ı maddesi kapsamında icra emri gönderilmişse de, borçlunun temerrüde düşüp düşmediği, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borcun miktarı ve faizi yapılan özel sözleşmelerin koşullarında değerlendirilmeden sonuca gidilmesi mümkün olmadığından, ilam niteliği bulunmayan belgeye yönelik şikayetin süresiz olarak ileri sürülebileceği-
İpotekli taşınmaz maliki üçüncü şahsa ihbar yapılmadıkça, onun yönünden borç muaccel olmayacağından hakkında icra takibi başlatılamayacağı-
İpotekli taşınmaz maliki üçüncü şahsa ihbar yapılmadıkça, onun yönünden borç muaccel olmayacağından hakkında icra takibi başlatılamayacağı- Tebligatın, muhatabın adreste olup olmadığı tespit edilmeden doğrudan aynı çatı altında yaşayan sıfatı ile kardeşine yapılması halinde, usulsüz olup, hukuki sonuç doğurmayacağı-
6098 sayılı TBK'nun 88. ve 120. maddesi hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağı- Borçlu, süresi içinde aldığı hesap özetine bir ay içinde itiraz etmezse, bunun gerçeğe aykırılığının ancak borcu ödedikten sonra dava edebileceği (İİK. mad. 68b/2) ve süresinde itiraz edilmemiş hesap özetlerinin İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden sayıldığı- Borçluya hesap kat ihtarnamesinin noter kanalıyla tebliğ edildiği ve borçlunun (1) aylık süre içinde hesap özetine itiraz etmediği anlaşıldığından, itiraz edilmeyen hesap özetinin, İİK. mad. 68/1 kapsamında yazılı belge niteliğini kazanmış olduğu ve asıl alacak ve faiz oranının bu nedenle kesinleşmiş olduğu- Mahkemece, hesabın kat edildiği tarihten sonrası için bilirkişi incelemesi yaptırılarak borçlunun faize yönelik itirazı değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, TBK'nun 120. maddesi hükmü uyarınca bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya itibar edilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçluya, İİK'nun 68/b maddesi uyarınca gönderilen hesap kat ihtarına bir itirazda bulunulmadığından hesap kat ihtarının kesinleştiği anlaşılmış olup, süresi içinde itiraz edilmeyen hesap kat ihtarının, İİK'nun 68. maddesinde belirtilen belgelerden sayılacağı-