Dairemizde, asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken, İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu, şikayetinin İİK 16/2. kapsamında süresiz olarak incelenmesi kanaatine varılarak görüş değişikliğine gidildiği-
Asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligatın ilamlı takipte takip şartı kabul edilerek, İİK 16/2. kapsamında süresiz olarak incelenmesi gerektiği-
Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayri nakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayri nakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürünün 149 uncu madde uyarınca işlem yapacağı-
İtirazın iptali davasının icra takibine sıkı sıkıya bağlı olduğu, yargılama devam ederken de, dava şartlarının varlığını koruması gerektiği - Dava açılırken var olan bir dava şartının, daha sonradan ortadan kalkması durumunda, bu husus istinaf mahkemesince de re’sen değerlendirileceği - Somut olayda, dava konusu icra takibinin borçluların şikayeti üzerine karar tarihinden sonra iptaline karar verildiğinden dolayı, artık ortada geçerli bir icra takibi olmadığından dolayı dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin gerektiği-
Hesap kat ihtarı tebliğ usulsüzlüğü iddiası- Hesap kat ihtarının ipotek borçlusunun takibe dayanak kredi sözleşmesi ve ipotek senetlerindeki adresine İİK’nın 68/b maddesine uygun olarak tebliğ edildiği-
Asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK m.16/2 gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, usulsüz yapılan tebligatın yok hükmünde olduğu şikayetinin İİK 16/2. kapsamında süresiz olarak incelenmesi kanaatine varıldığı (Y 12 HD görüş değişikliği)-
Borçlunun şikayetinde ipotek akit tablosunda yer alan .......................... adresinde halen oturduğunu ve icra emrinde de bu adresin tebligat adresi olarak bildirildiğini, İİK 150/ı gereği tebligatın yapılmadığı iddiasında bulunduğu, icra emrinin borçluya ............................. adresinde karşı komşunun işe gittiği şerhiyle tebliğ edildiği ve borçlu tarafından tebellüğ edilerek şikayete gelindiği görüldüğünden, ipotek akit tablosundaki adresine taşındı şerhiyle yapılan tebligatın usulsüz, takip şartı olması nedeniyle de yok hükmünde olduğunun kabulü gerekeceği, o halde borçluya İİK 150/ı koşullarında ihtarname tebliği sağlanmadığından yapılan takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Krediyi kullanan borçlu, noter aracılığı ile 8 gün içinde hesap özetine itiraz ettiğini ispat ettiği takdirde, hesap kat ihtarnamesinde talep edilen borç miktarına şikayet yoluyla karşı koyma hakkı kazanacağı (İİK 150/ı)- Şikayetçi borçlu ihtarnamelerinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yasal sekiz günlük süre içerisinde itiraz ettiğinden mahkemece borçlunun ihtarnameye itirazının İİK'nın 150/ı maddesinin göndermesiyle aynı Kanunun 68/b maddesi çerçevesinde bilirkişi incelemesi yapılarak değerlendirilmesi ve bu şekilde sonuca gidilmesi gerektiği- Sadece borçluya gönderilen ihtarname esas alınarak yapılan bilirkişi incelemesinin isabetsiz olduğu, cevabi ihtarname ve üst sınır ipoteği olması da göz önünde bulundurularak, faize itiraza ilişkin değerlendirmeler de tespit edilerek rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerektiği-
A. A.Ş.'nin kefaletinden doğan borçları da ipoteğin teminatı kapsamında olduğundan asıl borçlu M. A.Ş.'nin kredi borçlarının tahsili için de H. aleyhine ipotek veren sıfatıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilâmlı takip başlatıldığı- Şikâyetçi borçlunun ipotek resmî senedinde ve kredi sözleşmesinde gösterilen adresine gönderilen ihtarnamenin İİK m. 68/b maddesi hükmüne göre tebliğ edilmiş sayılacağı ve dolayısıyla ipotekli taşınmazın maliki üçüncü kişiye hesap özeti, tazmin talebi ya da ödeme ihtarının gönderilmesi zorunlu olmadığından şikâyetçi borçlu aleyhine İİK m. 150/ı maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilâmlı takip şartları oluştuğunun kabulü gerektiği- Şikâyetçi borçlu aleyhine ipotekli taşınmaz maliki sıfatıyla alacağın tahsili için ipotek limiti ile sınırlı olacak şekilde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilâmlı takip yapılmasında ve icra emri gönderilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı-"Şikâyetçi borçluya sadece ....TL'lik alacağın kat edildiği ihtarnamenin gönderildiği, şikâyetçi borçlu aleyhine ancak bu tutardaki alacağın tahsili için takip başlatılabileceği, bu miktarı aşan kısım yönünden takibin iptali gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-