Karşılıksız çek düzenleme suçunda şikayet hakkının; çeki tahsil amacıyla bankaya ibraz eden hamil ile "karşılıksızdır " işlemi yapıldıktan sonra çeki elinde bulunduran ve aynı zamanda "karşılıksızdır" işlemi yapılmadan önceki dönemde geçerli ve meşru ciranta olan kişiye ait olduğu-  Bölge Adliye Mahkemeleri Ceza Daireleri arasındaki karar uyuşmazlığının giderilmesine dair 19. CD.’nin 10.05.2018 T. 3072/5874 s. kararı-
Mücbir sebep nedeniyle çek aslının takibe eklenmesi mümkün olmadığından aslı gibidir imzalı çek fotokopisine dayalı olarak takip başlatılmasının usul ve yasaya uygun olduğu-
Her ne kadar İİK.'nun 45. ve 167. maddeleri hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden alacaklının tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı, bu durumda İİK'nun 45/1 hükmü uyarınca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucunda rehin tutarı borcu ödemeye yetmez ise alacaklının kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebileceği, bu hususun kamu düzeni ile ilgili olup süresiz şikayete tabi olacağı-
Kefalette eşin rızasına ilişkin TBK. mad. 584' deki düzenlemenin aynı Kanunun 603. maddesi uyarınca "avalde" uygulanmayacağı-
İş ortaklığı lehine düzenlenen çekte usulüne uygun bir ciro zincirinin bulunduğundan söz edilebilmesi için çek arkasındaki ilk cironun bu iş ortaklığına ait olması gerekeceği- İlk cironun başka bir şirkete ait olduğu anlaşıldığı, lehdar konumdaki iş ortaklığının cirosunun ise ibrazdan sonra yapılmış olduğu görüldüğünden ve ibrazdan sonra ancak alacağın devrinin (temliki) mümkün olduğundan, bu hâliyle hamilin meşru hamil olduğundan söz edilemeyeceği-
Karşılıksız çek düzenleme suçunda, sanık olarak borçlu tüzel kişiyi temsile yetkili gerçek kişi yada kişiler hakkında isim belirtmek suretiyle davanın açılması gerektiği; aksi halde davanın reddi gerektiği-
Şikayetçi suça konu çeki muhatap bankaya ödeme için ibraz eden yetkili hamil olmadığından müştekinin şikayet hakkının bulunmadığı ve bu nedenle sanığa yüklenen karşılıksız çek düzenleme suçundan kurulan düşme kararının isabetli olduğu-
Ödeme yasağı kararının, keşideci-borçlu şirketin talebi üzerine verildiği dikkate alındığında, çek karşılığı bulundurulsa dahi çek bedelinin ödenmemesinden dolayı keşideci-borçlu şirketin çek tazminatından sorumlu tutulmamasının düşünülemeyeceği-
Suça konu çekin "ödeme yasağı" nedeni ile bankaya ibrazında ödeme yapılmadığı, muhattap banka tarafından çek arkasına vurulan kaşe ile anlaşıldığından, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı-
Çeki ibraz eden dışındaki lehdar ya da cirantaların suçun işlendiği anda mağdur durumunda olmamaları nedeniyle karşılıksız çekten dolayı şikâyet haklarının olmadığı-