Vesayet altındaki kısıtlı aleyhine açılan davalarda vasiye “husu-mete izin kararı” verilmesi zorunlu olduğu halde, kısıtlı adına vasi tara-fından dava açılırken, açılacak davada kısıtlının yararı bulunup bulunmadığının takdir edilerek mahkemece izin isteğinin kabul veya red edileceği–
Bir yıl veya daha fazla hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkum olanlar da medeni hakları kullanma ehliyetinden yoksun olduklarından, bunlara da bir vasi tayini gerekeceği–
Vesayet altındaki kişinin temsilcisi olarak vasinin duruşmalarda hazır bulunabilmesi için, sulh hukuk hakiminin (vesayet makamının) husumete izin vermesi gerektiği–
Açıkca sulh hukuk mahkemesinden (vesayet makamından) izin alınmadan, kayyım tarafından yapılan on yıllık kira sözleşmesinin âki-beti (geçerli sayılıp sayılmayacağı)–
Aldığı mahkumiyet kararı nedeniyle yasal kısıtlı durumda bulunan müvekkili, ceza kararının kesinleşmesinden itibaren avukatının temsil edemeyeceği, bu kişiye bir vasi atanıp, vasinin husumete mezun kılınması gerekeceği–
Sulh hukuk mahkemesinden (vesayet makamından) aldığı “husu-mete izin kararı” ile açtığı dava görevsizlik sebebiyle red edilen vasinin, görevli mahkemede devam eden dava için yeniden izin almasına gerek bulunmadığı–