Ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal ödeme süresi dahil, İİK. 269/a maddesinde belirtilen altı aylık süre dolduktan sonra açılan dava ile tahliye istenemeyeceği-
Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal ödeme süresi beklenilmeden tahliye isteminde de bulunulmaması gerekeceği-
Tahliye isteminde, davanın reddine karar verildiğine göre, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekeceği-
Kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı-
Kiralananın tahliyesi(icra) isteminde, davalı borçlunun yasal 30 günlük ödeme süresi içinde ödeme yapması gerekeceği-
Tahliye isteme hakkının "alacak" hakkından ayrı olarak temlik edilemeyeceği, buna karşılık sadece alacağın temlikinin ise mümkün olduğu-
Tahliye isteği bulunmadığı halde icra müdürlüğünce 30 gün ödeme süreli ve tahliye ihtarını taşıyan 13 örnek nolu ödeme emri düzenlenerek davalı borçluya gönderilmiş olmasının davacıya tahliye isteme hakkı vermeyeceği-
Mahkemece dava dilekçesinde belirtilen takip dosyasının taraflarının ve takip alacaklarının tutmadığı ve farklı olduğu anlaşıldığından tahliye şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiş ise de, hâkimin doğru icra dosyasını tespit etmek ve uyuşmazlığı çözmekle yükümlü olduğu-
Maddi hata nedeniyle incelenmeyen mahkemenin ilk hükmüne yönelik davalının temyiz istemlerinin incelenmesi görevinin Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daire’ye ait olduğu-