Tavzih suretiyle harç ve vekalet ücretinin düzeltilmesinin usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni olduğu- Bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceği- Davalılar aleyhine açılan önceki tasarrufun iptali davasında hüküm birleşen dosyanın davalıları lehine güçlü delil mahiyetinde olduğundan, anılan parsel yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiği, tasarrufların, takip konusu borçtan önce yapılmış olması nedeniyle eldeki davanın bu nedenle de (önkoşul yokluğu) nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği- Davacı aleyhine açılan menfi tespit davası reddedilerek kesinleşmiş ve anılan ilam gereğince takip konusu borcun, dava konusu tasarruflardan sonra doğduğu anlaşıldığından bu konuda borcun doğumuna ilişkin tanık beyanlarına itibar edilmesi yerinde görülmediği, dava konusu anılan parseller hakkında da davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Reddedilen taşınmazlar bakımından kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına daha düşük olan alacak miktarı üzerinden nispi vekalet ücreti takdiri gerektiği- Dava dosyasının daha önce açılan dosya ile birleştirilmesine ve yargılamanın önceki dosya üzerinden devam edilmesi gerekirken önce açılan davanın sonra açılan dava ile birleştirilmesinin hatalı olduğu-
Açık olmayan veya çelişkili fıkraları kapsayan hükümlerin tavzihi istenebileceği-
Hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği- Hakim hükmünü verdikten sonra o davadan elini çektiğinden, hüküm temyiz edilip, bozulmadıkça o davaya yeniden bakamayacağından hükmü değiştirmesinin mümkün olmadığı-
Davacı, davalıların gelinleri ve torunu olduğunu sağlığında miras taksimi amacıyla satış işlemini gerçekleştirdiğini dava konusu taşınmaz dışında pek çok taşınmazda da aynı usulle hareket ettiğini, ancak ölünceye kadar intifa hakkını kendi uhtesinde tuttuğunu, dava konusu taşınmazda eksik işlem sonucu intifa şerhinin tapuda yer almadığını belirtmiş ise de; davacının satışa esas teşkil eden akit tablosunda taşınmazdaki intifa hakkının saklı tutulduğu yönünde beyanı bulunmadığından bu hususun aksinin de aynı nitelikteki resmi senetle ispat edilebileceği anlaşıldığından davanın davayı kabul etmeyen davalı yönünden ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın davayı kabul etmeyen davalıya ait pay yönünden reddedilmesi gerektiği- Tavzih yoluyla hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği; temyiz yoluyla incelenmesi mümkün olan bir hususun yeniden yargılama yapılarak tavzih adı altında düzeltilemeyeceğinden; yargılama harç ve giderlerinin tavzih yoluyla düzeltilmesi talebinin reddedilmesi gerektiği- Davalılar, davayı kabul dilekçesiyle kabul ettiklerinden; kabulün zamanına göre yargılama harç ve giderlerinin belirlemesi gerektiği-
İlamda mahkemece davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi talebine ilişkin istemin, hükme yeni bir unsur ilave edilmesi niteliğinde olduğu ve bununda tashih yoluyla karşılanmasına yasal olanak bulunmadığı dikkate alınmadan tavzih kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi- Tavzih-
16. HD. 06.03.2014 T. E: 2787, K: 2190
Haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemi-
Haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemi-
Tavzih yoluyla hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların genişletilip değiştirilemeyeceği-