Takibe dayanak olarak gösterilen senedin incelenmesinde; senet metninin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda senette yazılı “Manavgat” ibaresinin, senet metnine dahil olduğunun ve ihtilaf halinde yetkili mahkemeyi göstermek maksadıyla yazıldığının kabulü gerekeceği, bu suretle de, söz konusu senette düzenleme yeri belirtilmediği gibi, düzenleyenin adının yanında da idari bir birim adının yazılı olmadığı görüldüğünden ve senet metninde Manavgat Mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırılmış olmasının da tanzim yeri eksikliğini gidermeyeceği tabi olduğundan, İlk Derece Mahkemesinin aynı yöndeki kararının yerinde olduğu-
Takip dayanağı bononun incelenmesinde; senedin düzenleme tarihinin 15.10.2015 olduğu, senet metni içerisindeki vade tarihinin 15.10.2015 olarak, senedin üst kısmında yer alan tediye tarihinin 15.10.2020 olarak yazıldığı, bu durumda senet metni içerisine yazılan vade tarihinin, düzenleme tarihi ile aynı tarih olduğu, ikinci bir vade tarihi olarak kabul edilemeyeceği ve takibe konu bononun kambiyo senedi olma vasfını etkilemeyeceği anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince, düzenlenme tarihinin ödeme tarihinde tekrarının çift vade anlamına gelmeyeceği, aksinin kabulünün aşırı şekilcilik olup hak kaybına neden olacağı-
Takibe dayanak bononun verilmesine esas olduğu iddia olunan ............ tarihli protokolün 3.4. maddesinde; muteriz borçlu (keşideci) ............ tarafından davalı alacaklıya 2.000.000 TL'lik teminat senedinin elden teslim edildiği, ödemenin yapılması ile beraber teminat senedinin geçerliliğini kaybedeceği ifadelerinin yer aldığı ve protokolün taraflarca imzalandığı görüldüğünden, takibe dayanak bononun teminat olarak verildiği, dolayısı ile senedin, TTK'nın 776/1-b maddesinde belirtilen "kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi" unsurunu taşımadığının ve kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının anlaşıldığı, o halde, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takibe dayanak çekin 01.07.2021 keşide tarihli ve 100.980,00 USD tutarlı olduğu, borçlu tarafından dosyaya sunulan 04.02.2021 tarihli Duman ve Yangın Perdeleri Yapılması Taşeron Sözleşmesinde takip alacaklısının işveren, borçlunun taşeron olarak gösterildiği sözleşmenin 21. a maddesinde; "işveren sözleşme imzalanmasını müteakip idareye taşeron tarafından sunulacak projenin onayı sonrası taşerona avans olarak 31.860 USD nakit ve 63.720 USD 105 gün vadeli çek verecek ve avans teminatı olarak açık tarihli 95.580 USD çek alacaktır, imalatlar tamamlandığında teminat çeki iade edilecektir" denildiği, 25. maddesinde; “Taşeron 5.400 USD tutarlı teminat çeki verecektir.” düzenlemesinin yer aldığı, bu maddelerdeki ibarelerde takibe dayanak çeke miktar, keşide tarihi yönlerinden açık atıf yapılmadığı, çek üzerinde teminat olgusunu ortaya koyacak bir ibare yer almadığı gibi davalı alacaklı tarafça da teminat iddiasının kabul edilmediği anlaşıldığından, mahkemenin itirazın reddine ilişkin kararına karşı borçlu tarafından yapılan istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takip konusu senetlerden ........... tanzim, ............. vade tarihli icraya konu senette tanzim yeri bulunmadığının görüldüğü, Bölge Adliye Mahkemesinin, istinaf edenin sıfatı dolayısıyla keşide yeri olmadığının göz ardı edileceği gerekçesi ile hüküm kurulmuş ise de; İİK 170/a-2 gereği re'sen incelenmesi gerekeceğinden hükmün yerinde olmadığı, bu durumda, takip dayanağı senette tanzim yeri bulunmadığından, mahkemece bu senede münhasır olarak İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı borçlu şirket yönünden ............... İcra Dairesinin .............. sayılı takip dosyasında ve .............. İcra Dairesinin .................. sayılı takip dosyasında borçlu olarak yer almadığından İİK 45. maddesine dayalı olarak takibin iptalini talep edemeyeceği dikkate alınarak şikayetinin reddine karar verilmesi, diğer davacı borçlu şirket yönünden ise derdestlik nedeniyle yani tercih hakkının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yönünden kullanılması sebebiyle kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Bonoda düzenleme yerinin Bakırköy olması sebebiyle takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatıldığı, açığa bono düzenlenmesi mümkün olmakla senedin sonradan anlaşmaya aykırı olarak düzenlendiği iddiasının yazılı delille ispatlanması gerektiği, borçlunun borcu olmadığı iddiasını da İİK'nın 169/a maddesinde yazılı olan delillerle ispatlayamadığından ve............... Ağır Ceza Mahkemesi'nin ................... sayılı dosyasında da borçlu iddialarını destekler delil bulunmadığından davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin münhasır olmayan yetki sözleşmesi olması ve borçluların ikametgahları ile takip dayanağı bononun düzenleme yerinin Ankara olması nedeniyle borçluların yetki itirazlarının yerinde olmadığı, İİK'nın 169/a-1 maddesi gereğince borçluların ödeme iddialarını takip konusu senede atıf yapan bir ödeme belgesi ile ispatlayamadıkları ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesabın doğru olduğu gerekçeleri ile borçluların istinaf başvurularının esastan reddine hükmedilmesinin isabetli olduğu-
Arkasında “montaj yapma işi için teminat senedidir.” ibaresi yer alan senette, senedin neyin teminatı olduğunun açıkça belirtildiği- İcra mahkemesinin taraflar arasında ayrıca bir sözleşme bulunup bulunmadığı, varsa bu sözleşmede dayanak senede atıf bulunup bulunmadığı hususlarının araştıramayacağı- Senet kambiyo senedi vasfında kabul edilemeyeceğinden İİK 170/a uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Dosyaya sunulan ve alacaklı tarafından inkar edilmeyen 13.03.2019 tarihli, taraflar arasında imzalanan "Sözleşmedir" başlıklı belgenin "3" nolu maddesinde "30.06.2019 tarih ve 235.000 TL değerindeki senet tapu karşılığında verilmiş olup tapudan sonra hükümsüz olacaktır" yazdığı, buna göre taraflar arasında düzenlenen sözleşme tarihi olan 13.03.2019, 235.000,00 TL bedelli senedin düzenleme tarihi ile aynı olup vade tarihi ve bedeli de takip dayanağı senet ile aynı olduğu, senetten kaynaklanan alacağın varlığının ve miktarının tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirdiği- Takip dayanağı 30.000,00 TL bedelli senet yönünden herhangi bir delil ibraz edilemediğinden borçlu vekilinin anılan senet yönünden istinaf nedenleri yerinde görülmediği, mahkemece takip dayanağı 235.000,00 TL bedelli senet yönünden İİK'nın 169/a maddesinin beşinci fıkrası gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, istemin tümden reddi isabetsiz olup borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca hükmün kaldırılarak, yeniden esas hakkında; borçlunun borca itirazının kısmen kabulü ile İİK'nın 169/a-5. maddesi uyarınca Elazığ 1. İcra Müdürlüğünün 2020/1346 Esas sayılı dosyasındaki takibin 235.000,00 TL asıl alacak ve fer'ileri yönünden durdurulmasına, 30.000,00 TL bedelli senet yönünden açılan davanın reddine,karar verilmesi gerekeceği-