Vekilin haksız azil halinde güvendiği vekalet ilişkisinin uygun olmayan zamanda ortadan kalkmasından dolayı uğradığı menfi zararı isteyebileceği ve vekilin, vekaletin devam edeceğine güvenerek fiilen yaptığı masraflar için tazminat isteminde bulunabileceği, bu masrafın varlığını ve tutarını vekilin kanıtlaması gerektiği, zarar hesaplanırken vekilin bu masraflar dolayısıyla sağladığı yararın da mahsup edilmesi gerektiği- Mahkemenin, gümrük müşaviri olan davacı tarafa somut delillerini sorup, celp ettikten sonra bilirkişi kurulundan davacının talep edebileceği menfi zarar hususunda ek rapor alınması gerektiği-
Önalım (şuf’a) hakkının kullanılması nedeni ile önalım hakkı sahibi alıcının, bedele ilişkin yükümlülüğü, hakka konu olan payın kullanıldığı tarihteki (önceden kullanılmamışsa dava tarihi) değeri olması gerekeceği-
Davacının dava dışı kooperatifteki iki adet ortaklık payının noterlik işlemiyle 1.500,00 TL bedelle davalıya devredildiği, daha sonra bedelin 350.000,00 TL'ye yükseltildiği, sözleşmede gösterilen bedel ile taşınmazların gerçek bedeli arasında aşrı oransızlık bulunduğundan gabinin objektif unsurunun gerçekleştiği, ancak devir tarihinde davacının bazı sağlık sorunları bulunmasına rağmen tasarruf ehliyetini engelleyen bir durumun bulunmadığı, davacının mal varlığı bulunması nedeniyle müzayaka halinde olmadığı, mal varlığını idare eden, dernek üyeliği bulunan ve çocukları ile dahi davaları bulunan davacının toyluk ve düşüncesizliğinden bahsedilemeyeceği, gabinin oluşması için karşı tarafın zor durumda olduğunun bilinerek işlem yapılması gerektiği halde bu yönde bir kanıt bulunmadığı, bedelin açılacak bir davada tahsilinin mümkün olduğu ve gabinin sübjektif unsurunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği-
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Borçlar Kanunu'nun 21. maddesine göre davacının talebinin, sözleşmenin tanziminden itibaren 1 yıllık hakdüşürücü süre içinde talep edilmesi gerektiği, davaya konu olayda taraflar arasındaki sözleşmenin 26.07.2010 tarihinde yapıldığı, davanın ise 12.09.2011 tarihinde açılması nedeniyle hakdüşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği ve bu kararın onandığı-
Piyasa fiyatı 90.000,00- 100.000,00 TL arasında olduğu davacı tarafça ileri sürülen kooperatif hisse satım bedelinin, 92.000,00 TL olduğunun kabulüne rağmen, davacının gabini iddiasının gerekçede tartışılmış olması çelişkili ise de muvazaa gerekçesinin ve varılan sonucun doğru olması sebebiyle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediği-
Tacir olan bankanın hiffet ve tercübesizlik hallerine dayanamaz ise de müzayaka halinden yararlanarak edimler arasında aşırı nispetsizlik varsa akdi feshedilebileceği (Tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde, gabin nedeniyle sözleşmenin geçersizliği hakkında dava açılabileceği)–