Sanığa isnat edilen “ticareti usulüne aykırı olarak terk etmek” suçunun oluşup oluşmadığının saptanabilmesi için “sanığın ticaret siciline kayıtlı olup olmadığının sorulup, kayıtlı ise ticareti terk edip etmediği yönünde zabıta araştırması yaptırılması ve vergi dairesinden mükellefiyeti”nin devam edip etmediğinin tespitinden sonra, hukuki durumunun takdir edilmesi gerekeceği-
Anayasanın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde belirtilen adil yargılama hakkı gözönünde bulundurularak; ticareti terk suçlarında ‘duruşmaya çağrı kağıdı’nın ya da ‘mahkeme kararı’nın, sanığın terk ettiği ileri sürülen adresine Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ edilmesinin geçersiz olup bu durumun savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağından, sanığın yeniden usulüne uygun olarak duruşmaya çağrılarak yargılamaya devam edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Re’sen ticareti terk ettirilmiş sanık hakkında şikayetçinin İİK.’nun 347. Maddesinde belirtilen süre içinde şikayet etmiş olması halinde mahkemece yargılama yapılıp sanığın hukuki durumunun takdiri gerekeceği-
Mahkemece mazeret dilekçesi üzerine ‘mazeretin kabulü veya reddi’ yönünde bir karar verilmeden ‘şikayet hakkının düşürülmesine’ karar verilemeyeceği-