Borçlu şirket adına çıkarılan satış ilanı tebligatının “.... adresine tebliğe çıkarıldığı, “muhatap adresten ayrılmıştır yeni adresi tespit edilememiş olup tebliğ imkansızlığı nedeni ile çıkış merciine iade” şerhi ile iade edilmesi üzerine ticaret sicilinde kayıtlı ... bu adrese T.K. 35’e göre satış ilanının tebliğ edildiğinin görüldüğü, ancak borçlu şirketin dava dilekçesinde şirketin adreste hala ikamet ettiğini, posta memurunun adrese hiç gitmeden şerhi yazdığını iddia ettiği ,dosya içerisinde bulunan ... İl Emniyet Müdürlüğü'nden alınan ......... tarihli cevabi yazıda, borçlu şirketin,...... adresinde faaliyetine devam ettiğinin bildirildiğinin, dolayısıyla borçlu şirketin tebligatların çıkartıldığı ticaret sicili adresinden taşındığının tespit edildiğinin görüldüğü, bu durumda, borçlu şirketin, ticaret sicili adresine çıkartılan tebligatın ‘ayrıldığından’’ bahisle iade edilmesi üzerine, TK’nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğunu söyleyebilme olanağının olmadığı-
Davalı şirket adına olan tebligatların yetkilisinin ikametgâh adresine tebliğe çıkarılmasının usule uygun olmadığı- Şirket adına yetkilisinin kızına tebliğ edilerek yapılan tebligatın da usulüne uygun olarak yapılmadığı- Şirketin adresi ticaret sicil müdürlüğünden yeniden sorularak, bildirilecek adresin daha önce tebligat yapılan adresten farklı olup olmadığının denetlenmesi gerektiği-
Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti, men'i ve ref'i ile maddi ve manevi tazminat istemi- Yetkili satıcılık sözleşmesinin feshi- Markanın izinsiz olarak kullanılması-
Şikayetçi borçlu şirketin ticaret sicil adresine TK'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, bu adrese gönderilen tebligatın, adresin kapalı olması ya da muhatabın adresten taşınmış olması şerhi ile tebliğ edilemeden iade edilmesinin zorunlu olduğu, şikayete konu tebligat tarihinden önce, borçlu şirketin ticaret sicil adresine çıkarılıp tebliğ edilmeden iade edilen tebligatın; "muhatap firma tanınmıyor" şerhi ile iadesi usulsüz olup, bu tebligat esas alınarak TK'nun 35/4. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı-
Tüzel kişiler adına ticaret sicilindeki adresine gönderilen tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun Yönetmeliğin 30 ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek olmadığı, zira, muhatabın adreste bulunmaması halinde, bunun nedeninin araştırılması ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmesi gerçek kişiler yönünden zorunlu olup, hükmi şahısların sıfatı ve niteliği itibari ile böyle bir araştırmanın yapılmamış olmasının tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmayacağı-
Tebligat parçasında yazılı olan hususun aksinin her türlü delille ispatlanabileceği, somut olayda, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine gönderilen örnek 7 nolu ödeme emrinin, “Adresin kapalı olması nedeniyle yapılan araştırmada, muhatabın tanınmadığı imzadan imtina eden 13 nolu komşusu ........’in sözlü beyanından anlaşılmış olup, muhtarlık kaydına rastlanmadığından tebliğ mümkün olmamıştır.'' şerhi ile iade edildiğinin, bunun üzerine çıkarılan ödeme emrinin TK.nın 35. maddesine göre ................. tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğü, o halde Bölge Adliye Mahkemesi’nce borçlunun ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle tebligat yapılan adreste faal olup olmadığı ve tebliğ zarfında yer alan 11 ve 13 nolu dairelerde beyanı alınan ......... isimli bir komşusunun bulunup bulunmadığı hususlarının, tarafların delilleri toplanarak ve gerektiğinde zabıta araştırması da yapılarak incelenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine gönderilen tebligatın bila tebliğ iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun olup, Bölge Adliye Mahkemesince takip talebine ekli ......... tarihli tahsilat makbuzundaki adresin borçlu şirketin ticaret sicil kaydındaki adresi olduğu gözden kaçırılarak takip talebine ekli diğer belgelerdeki adresin borçlu şirketin bilinen en son adresi olarak kabulünün hatalı olduğu-
7201 sayılı Kanun'un 35. maddesinde öngörülen usule göre yapılacak olan tebliğ işlemlerinde, tebliğ evrakında muhtar imzasının bulunması gerektiğine ilişkin yasal düzenlemenin bulunmadığı- TK'nun 35. maddesine göre borçlu şirketin ticaret sicil adresine tebligat yapılabilmesi için, bu adrese daha önce bir tebligatın çıkarılması, borçlu şirketin adresten taşınması veya adresin kapalı olması nedeni ile tebligatın yapılamamış olması gerekeceği, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adreslerinin esas alınacağı ve bu madde hükümlerinin uygulanacağı, bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, tebligat yapılan adresin, tebliğ tarihi itibariyle muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresi olmasının zorunlu olduğu-
Ödeme emrinin 7201 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile Yönetmeliğin 57/2. maddesi hükümlerine ve aranan şekil şartlarına göre şeklen usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ne var ki, şikayetçi borçlunun şikayet dilekçesinde, tebligat adresinde faaliyet gösterdiğini, haftanın yedi günü sabah akşam çalışanlarının olduğunu, adresin faaliyet adresi olduğunu ve şirket adreste faal olmasına rağmen şirketin adreste tanınmadığı yazılarak tebligatın iade edildiğini, tanınmadığı durumunun söz konusu olmadığını, tanınmadığı şerhi ile iadesinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebligat esas alınarak TK. 35. maddeye göre tebliğ yapılamayacağını ileri sürdüğünün ve mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığının görülmektedir. o halde ilk derece mahkemesince, ödeme emri tebligatının iade edildiği .............. tarihi itibariyle borçlu şirketin, tebligat çıkartılan adreste faal olarak faaliyet gösterip göstermediği yöntemince araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
TK'nun 35. maddesinde öngörülen usule göre yapılacak olan tebliğ işlemlerinde, tebliğ evrakında muhtar imzasının bulunması gerektiğine ilişkin yasal düzenlemenin bulunmadığı-