Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olmasının tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmeyeceği- Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerektiği-
İki tarafın da tüketici sıfatına haiz olmadığı davanın tüketici mahkemesinde değil genel mahkemede görülmesi gerektiği-
Davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan, o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği- Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilmesi gerektiği-
Davacı düzenleme şeklinde satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici konumunda olup bu sözleşme ile dava konusu bağımsız bölümün bulunduğu taşınmazda eser yapma edimini üstlenmiş ancak edimini yerine getiremediğinden düzenleme şeklinde satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin devri sözleşmesi ile tüm hak ve yükümlülüklerini davalı yükleniciye devretmiş bu devrin karşılığı olarak aynı gün davacıya, yapmış olduğu inşaatın imalat bedeli olarak dava konusu bağımsız bölümün satışı vaat edildiğinden davacı taraf önceki yüklenici olup 4077 sayılı Kanun'un 3. maddesinde belirlenen anlamda bir "tüketici" olmadığı-
Davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemi-
Davacı tüketici, davalı yüklenicinin temlikine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan tüketici mahkemesinin uyuşmazlığın çözümünde görevli olduğu ve bu hususun re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemi-
Davalı yükleniciden kazanılan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat istemi-
Davacıya satışı vaat edilen bağımsız bölümlerin adedi itibariyle Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında değerlendirilemeyeceğinden davayı görmeye tüketici mahkemesi değil, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu-
Bir hukuki işlemin sadece 6502 s. K.’da düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesini gerektirmeyip aynı zamanda taraflardan birinin tüketici olması gerektiği- Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların da 6502 s. K. kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekip, davacı, yasada tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu işlem de tüketici işlemi niteliğinde olmadığından; davaya bakma görevinin genel mahkemelere ait olduğu-