TÜRK MEDENİ KANUNU > - Eşya Hukuku > - MÜLKİYET > - GENEL HÜKÜMLER > - C. Birlikte mülkiyet > - I. Paylı mülkiyet > - 7. Paylı mülkiyetin sona ermesi > Madde 698 - a. Paylaşma istemi
Her iki mirasçılık belgesinin, özellikle ... yönünden birbirini doğrulamayıp çelişkili olduğu dikkate alındığında, ...'ın eldeki davada taraf sıfatı olup olmadığının tespiti gerekeceği, mahkemece, belirtilen mirasçılık belgelerinden hatalı olanın iptali için ilgili tarafa süre verilerek doğru mirasçılık belgesinin temini ile taraf teşkilinin sağlanması ve ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, en yakın tarihli mirasçılık belgesinin esas alınması suretiyle hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu ...... parsel sayılı taşınmazın tam hisse ile davalılardan ... adına kayıtlı iken ............. tarihinde 1/2 hissesinin dava dışı ...’a satıldığının, ... hissesinin ise ............ tarihinde davacı ... tarafından satın alındığının, dava konusu yapının davalı ... tarafından ........... yılında taşınmaza tam malik iken yapıldığının ve bina yapıldıktan sonra davacının taşınmazda pay satın aldığının anlaşıldığı, bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklığın giderilmesi davası yolu ile çözümlenmesi gerekirken, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
Taraflar arasında Hazine'nin bulunması halinde ise; 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan bu hususun göz önünde bulundurulması gerekeceği, somut olaya gelince; mahkemece ortaklığın giderilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte ..... ada ....... parsel sayılı taşınmazda hissedar Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince harçtan muaf olduğu halde harçla yükümlü tutulmasının doğru olmadığı ve bu hususun kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Dava konusu taşınmaz yönünden mahkemece ............. tarihli celsede tefrik kararı verildiği ve bu taşınmaz bakımından görülen davanın ayrı bir esas numarasına kaydedildiği, bu durumda mahkemece, birleştirme kararı verilmediği halde mahkemenin ayrı bir esas numarasına kayıtlı ve ayrı bir davada yargılaması devam eden 1264 parsel sayılı taşınmaz hakkında da yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece davalının bizzat oturduğu 3 nolu bağımsız bölüme ilişkin taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi dava dilekçesinin davalıya tebliğ tarihi ile ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi değerlendirilerek, hangisinin önce olduğunun tespit edilmesi ve intifadan men tarihinden itibaren davalının sorumlu tutulması gerekirken, bu taşınmaz yönünden intifadan men şartının gerçekleşmediği tarihten itibaren ecrimisil hesaplanmasının doğru olmadığı-
Davalı süresinde verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı def’i ileri sürdüğünden, mahkemece ecrimisil hesabının zamanaşımına uğrayan ............ tarihinden başlatılmasının isabetli olmadığı-
Mahkemece, tanıklara dava konusu aracın talep tarihlerinde davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığı sorularak, aracın davalı tarafından kullanım durumu netleştirildikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi ve davalı tarafından kullanıldığı ispatlandığı takdirde zamanaşımı def’inin de dikkate alınması gerekeceği-
Hükümden sonra oluşan mülkiyet değişikliği satışın durdurulmasına gerekçe oluşturamayacağı gibi ortaklığın giderilmesine dair verilen kararın da henüz kesinleşmediği dikkate alındığında satışın durdurulmasına dair verilen ek kararın yerinde olmadığı-