İş sözleşmesinin, işverenin iflasıyla sona ermeyeceği, İş Hukuku ve İcra ve İflas Hukukunda, iflas halinde sözleşmenin ifasını engelleyecek bir hüküm de bulunmadığı, iflasın, bir mücbir sebep de teşkil etmeyeceği, İİK'nın 198 ve 224. maddelerinde öngörülen iflas idaresinin seçim hakkı ve sözleşmenin aynen ifasına karar vererek iş vermeye devam edebilmesinin, iş sözleşmesinin iflasla sona ermediğini göstertiği, iflas masasının, sözleşmeyi devam ettirmek istemesi halinde, işçinin çalışmasını devam edeceği ve ücretini masadan masa alacağı olarak tam olarak alabileceği (İİK.m.248) ve bu ücreti için masadan teminat gösterilmesini talep edebileceği, İİK. mad. 224 gereğince müflisin sanat veya ticaretinin devamına karar verebileceğinin öngörüldüğü-
23. HD. 10.09.2013 T. E: 2318, K: 5265-
İflasın açılması ile borçlunun taşınmazları ile tescile tâbi taşınırları üzerine iflas şerhi verileceği ve borçlunun iflas masasına dâhil olacak malları üzerinde tasarruf yetkisinin sona ereceği, borçlunun mal ve hakları üzerine ihtiyati haciz şerhi konulmasının isabetsiz olduğu-
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, taşınmazın Toprakbank'tan kullanılan konut kredisi ile alındığı, davacının borcun ödenmesinde temerrüde düştüğü, hakkındaki takibin davalı TMSF tarafından devam ettirilirek taşınmazın bu takip üzerine satıldığı ve satışın kesinleştiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği ve bu kararın onandığı-
Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplere iflas masasına karşı devam edileceği, diğer bir anlatımla iflasın açılmasına karar verilmesinin, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipleri durdurmayacağı- İİK.’nun 191. maddesi gereğince iflas masasına giren hak ve mallar hakkında müflisin tasarruf yetkisini kaybedeceği, ancak müflisin İİK.’nun 134. maddesine göre ihalenin feshi davası açabileceği-
Müflisin, iflas açıldıktan sonra iflas masasına ait mal ve haklar üzerinde her türlü tasarrufunu alacaklılara (iflas masasına) karşı geçersiz olacağı; buradaki “tasarruf”tan maksadın “masanın mevcudunu azaltıcı nitelikteki – satış, trampa ve hibe yolu ile taşınır ve taşınmaz bir malın başkasına devredilmesi, bir mal üzerinde rehin veya intifa hakkı tesis edilmesi, bir borcun ödenmesi, takas edilmesi, alacağın tahsil edilmesi, alacaktan feragat edilmesi, alacağın başkasına temlik edilmesi gibi- tasarruf işlemleri olduğu-
İflâs etmekle müflisin "medeni haklardan istifade ve medeni hakları kullanma ehliyeti"ni kaybetmiş olmayacağı, sadece "iflâs masasına giren mal ve haklar hakkında tasarruf yetkisini kaybedeceği" (İİK. 191/I), iflâs masasına dahil olmayan hususlarda tasarruf yetkisine sahip olduğu gibi şahsına bağlı hakları da serbestçe kullanabileceği, hem icra takibinde "borçlu" konumunda olması ve hem de "taşınmaz maliki" bulunması nedeniyle İİK. 134'e göre "ihalenin feshi"ni isteyebileceği–
İflastan önce açılmış da devam eden, müflisin (davacı ve davalı olarak) taraf bulunduğu hukuk davalarının iflasın açılması ile duracağı, bu durumun ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonraya kadar devam edeceği; ancak, bundan sonra, duran hukuk davalarına devam edilebileceği, bu açıklamaların, iflas kararının kesinleşmiş olması hali için geçerli olacağı, buna karşılık iflas kararı Yargıtay’ca bozulur ve bozma kararı kesinleşirse, (iflasın açılması ile) durmuş olan hukuk davalarına, (eski) müflis tarafından veya (eski) müflise karşı; kaldıkları yerden devam edileceği-
İflâs masasına giren mallar üzerinde müflisin yaptığı her türlü tasarrufun alacaklıya karşı hükümsüz olduğu–
İflâsın açılması ile -İİK. 191 uyarınca- müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlandığından, masa ile ilgili davalar hakkındaki takip yetkisinin de müflise değil iflâs idaresine ait olduğundan, davacı tarafa, yöntemince "if-lâs idaresini davaya dahil etmesi için süre verilmesi" gerekeceği–
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • kayıt gösteriliyor