TÜRK TİCARET KANUNU > - Sigorta Hukuku > - Sigorta Türlerine İlişkin Özel Hükümler > - Zarar Sigortaları > - A) Mal sigortaları > Madde 1472 - VI – Halefiyet
Davacı A. Sigorta A.Ş'nin sigortalısı G. Otomotiv San.ve Tic.A.Ş. tüzel kişi tacir olduğu gibi, davalı ASKİ Genel Müdürlüğü de faaliyetlerini özel hukuk hükümleri dahilinde yürüten ve TTK'nın 16/2. maddesi anlamında tacir sayılan tüzel kişi olup davalı ASKİ'nin tacir, davacının iddia ettiği olayın ise haksız fiil niteliğinde olduğu, dava konusu kazanın tacirler arası haksız fiil niteliğinde olduğu, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasının ticari dava olduğu gözetilerek; Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevli olduğu-
Sağlık sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu ileri sürülen davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkin davada, davacı tarafından sağlık sigorta poliçesi gereği, sigortalının tedavi gördüğü hastaneye ödenen tedavi giderlerinin belgeli tedavi gideri olduğu, yargılamanın devamı sırasında yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun'un 59. ve geçici 1. maddesi gereği Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumluluğuna geçen tedavi giderlerinin dava konusu olduğu gözetilerek, SGK'nın davaya dahil edilmesinin sağlanması suretiyle yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı ve davalıya karşı maluliyeti nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açılmış, davanın takip edilmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilen davaya ilişkin dava dilekçesinin sigorta şirketine tebliğ edilmesi üzerine sigorta şirketi dosyaya cevap dilekçesini sunmuş olduğundan, davalı sigorta şirketinin bahsi geçen dava ile tazminat kalemleri yönünden temerrüde düşüp düşmediği ve temerrüde düşmüş ise bu tarihten itibaren faiz ile sorumlu olup olmayacağının değerlendirilmesi gerektiği-
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin davada, davalı aracı olan minibüsün ve tanığın hazır olduğu halde keşfin icra edilerek davalı aracı üzerinde kazaya ilişkin iz ve emarelerin belirlenmeye çalışılması, davalı aracı ile davacıya sigortalı aracın teknik özelliklerinin karşılaştırılarak davalı aracının dava konusu hasara sebebiyet verip veremeyeceğinin araştırılması gerektiği-
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasında, davacının ödemesine dayanak teşkil eden kazada, karşı araç sürücüsünün de kusurlu olduğu, kazanın münhasıran davalı sürücünün alkollü olmasından meydana gelmediği, bu nedenle de davacının rücu hakkının bulunmadığı-
İşyeri sigortasından kaynaklanan rücuen tahsili istemine ilişkin davada, davacı sigorta şirketinin halef olduğu sigortalısı ile davalı arasındaki ilişki dikkate alınarak rücu şartlarının oluşup oluşmayacağı konusundaki uyuşmazlığın çözümünde iş kanunu hükümlerinin uygulanmasını gerektireceğinden davaya bakma görevinin İş Mahkemelerinde olduğu-
Kasko poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarara sebep olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkin davada, davacı şirket tarafından kasko sigortalısına yapılan ödemenin 10 gün içerisinde geri ödenmesine ilişkin yazının davalıya 19.09.2013 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmakla, faiz başlangıç tarihinin 30.09.2013 olması gerektiği-