6183 sayılı yasanın 25. maddesi hükmü gereğince bu tür davalarda, davalı olarak borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığının bulunduğu ve buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi ve bunlar tarafından devir halinde diğer üçüncü kişilerin yasal hasım olduğu- Taraf ehliyeti dava koşullarından olup mahkemece öncelikle ve resen incelenmesi gereken hususlardan olduğu- M.K.'nun 605 ve devamı maddeleri uyarınca zorunlu hasım olan borçlunun en yakın mirasçıları mirası reddettiğinden terekenin iflas hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği-
Uyuşmazlık, davacı kurum sigortalısının vefatı bildirilmeyerek sigortalı adına yatırılan aylıklarının yersiz olarak çekilmeye devam edilmesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir...
Mirasın reddine ilişkin açılan davaların, itirazın iptali davasının açılmasından sonra karara bağlanması- Reddi miras beyanı, yetkili sulh mahkemesine sözlü veya yazılı olarak yapıldığı andan itibaren hüküm ve sonuçlarını doğuracağından, mahkemenin karar sonucunun beklenilmesine gerek olmadığı- Davalılar haklarında yapılan icra takibine itirazlarında "mirasın reddi istemine ilişkin sulh mahkemesinden talepte bulunduklarını" bildirdiğinden, davacı tarafın itirazın iptali davasını açarken, davalıların mirası reddettiğini bilmekte olduğu ve bu dava açıldığı an itibariyle reddi gereken bir dava olup, davanın açıldıktan sonra konusuz kalmayacağı- Davacı vekilinin "davanın konusuz kaldığı ve vekâlet ücreti ile yargılama giderinin davalılar üzerine bırakılması yönünde karar verilmesi gerekeceğine" ilişkin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı-
Davacı ............ kendi adına asaleten, velayeti altında bulunan 05.07.2004 doğumlu ............’ye velayeten mirasın reddini istemekle kendisi ile ......... arasında menfaat çatışmasının oluştuğu, Türk Medeni Kanunu'nun 426/2. maddesi ......... için bir kayyım tayin ettirilmesi, davanın kayyım tarafından devam ettirilmesi ve gösterdiği takdirde delilleri toplanıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekeceği- Mahkemece, ilgili bankalardan mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren hesap hareketleri temin edilerek mirasçıların terekenin benimsenmesine yönelik eylemlerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi ve ölüm tarihi itibari ile hesapta para bulunması durumunda terekenin aktifi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği- Mahkemece, murisin kendisinden önce ölen babası ........ adına kayıtlı taşınmazların murisin ölüm tarihi itibari ile araştırılması, ............’nin terekesinde muris ...........’nin miras payı tespit edilerek mirasbırakanın terekesinin aktifinin belirlenmesi, murise ait .............. ve ............. plakalı araçların değerinin uzman bilirkişi marifeti ile hesaplattırılması, murisin borçlu olduğu takip dosyaları temin edilerek ölüm tarihi itibari ile pasifi duraksamaya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi gerekeceği-
Eldeki dosyada verilen karar ile yerel sulh hukuk mahkemesinin ....... tarihinde verilen karar birlikte değerlendirildiğinde, mirasbırakanın mirasının, en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddedildiğinin anlaşıldığı, hal böyle olunca, Türk Medeni Kanunu'nun 612. maddesi gereğince terekenin, sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği ve tasfiye sonunda arta kalan değerlerin, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceği, Yasa'da hak sahibi olarak tanımlanan kişilerin, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçıları olan ....., ......, ......., .......... ve ........ oldukları, terekeden arta kalan değerin davacı ............ dışındaki diğer davacılara verilmesi söz konusu olmayacağı gibi; diğer davacıların terekenin pasifinden de sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığı, bu hali ile davacı ........... dışındaki diğer davacıların dava açmak için taraf olma sıfatı bulunmadığından belirtilen davacılar yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken davacılar hakkında da mirasın hükmen reddin tespitine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Mahkemece, ilgili bankadan mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren hesap hareketleri temin edilerek mirasçıların terekenin benimsenmesine yönelik eylemlerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi ve ölüm tarihi itibari ile hesapta para bulunması durumunda terekenin aktifi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği- .......... Tapu Müdürlüğü'nün ........... tarihli yazı cevabında muris adına aktif veya pasif taşınmaz kaydına ulaşılamadığı bildirilmiş ise de dosyada mevcut murisin ekonomik ve sosyal durumuna ilişkin ................ tarihli araştırma tutanağında murisin ölmeden önce kendisine ait evde ikamet ettiğinin belirtildiği, yazı cevapları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiş olmasının doğru olmadığı- İlgili Tapu Müdürlüğü'nden taşınmaz kayıtları ve mirasbırakanın ölümünden sonra gerçekleştirilen işlemler getirtilerek mirasbırakanın net terekesinin belirlenmesi ve mirasçıların terekeyi benimsemeye yönelik eylemlerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi gerekeceği-
Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, talep edenler herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddebileckeleri- Terekenin borca batık olduğunu belirtmenin mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamayacağı-
Öncelikle ilgili ticaret sicil müdürlüklerinden mirasbırakanın şirketlerdeki payının, şirket bilgilerinin, şirketlerde yasal temsilci olduğu dönemin belirlenmesi gerekeceği, 6183 sayılı Kanun'un 35/3. maddesi hükmüne göre, ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacağı, anılan yasal düzenleme karşısında, mirasbırakanın payını devrettiği şirketler de dahil olmak üzere murisin sorumlu olacağı miktarın uzman bilirkişi marifeti ile belirlenmesi gerekeceği- Mirasbırakanın hissedarı ve kanuni temsilcisi olduğu belirtilen limited şirketlerin defter, kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak şirketin aktif ve pasifinin saptanması, amme alacağının şirketin malvarlığından tamamen tahsilinin mümkün olup olmadığının belirlenmesi, murisin şirketten tahsil edilemeyen kamu borcundan dolayı sermaye hissesi oranında şahsen sorumlu olacağı miktarın tespit edilmesi, şirketin aktif ve pasifinden mirasbırakanın hissesine düşen değer dikkate alınarak terekenin aktif ve pasif hesabında değerlendirilmesi gerekeceği- Davacının cevaba cevap dilekçesinde belirttiği ............. Vergi Mahkemesi'nin ........ Esas, .......... Esas, ........... Esas sayılı dosyalarının akıbeti sorularak ilgili dosyaların mirasbırakanın pasifine etkisinin değerlendirilmesi gerekeceği, böylece, ölüm tarihi itibariyle, mirasbırakanın tüm malvarlığı ve borçlarının belirlenmesi, terekesinin pasifinin aktifinden fazla olduğunun anlaşılması durumunda terekenin borca batık olduğunun kabul edilmesi gerekeceği-
Veraset ve intikal vergi beyannamesinde murise ait olduğu bildirilen taşınmazların tapu kayıtlarının istenmesi ile mirasbırakanın terekesine ait olduğunun anlaşılması halinde, taşınmazlarda uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılmak suretiyle mirasbırakanın ölüm tarihi ve payı esas alınarak değerlerinin belirlenmesi ve terekenin aktifinde değerlendirilmesi gerekeceği- Mirasçılar ......, ........ ve ............ tarafından yöntemine uygun açılmış bir dava olmadığına göre; eldeki davada, adı geçen mirasçıların taraf sıfatı bulunmamakta olup; dolayısıyla, mahkemece, usulü dairesinde taraf sıfatı kazanmayan kişiler lehinde hüküm kurulmasının yasal olmadığı-
Miras bırakanın birden fazla taşınmazda hissesi bulunduğu ancak taşınmazlarının ölüm tarihi itibari ile değerleri belirlenerek terekenin aktifinde değerlendirilmesi gerekirken bu hususta bir araştırma yapılmaksızın terekenin borca batık olması nedeniyle mirası hükmen reddin tespitine ilişkin davada karar verilmiş olmasının doğru görülmediği-