Ödeme emri tebligatlarının yapılamadan iade edildiği, alacaklı tarafından borçludan alacağın haricen tahsil edildiğinin icra dosyasına bildirildiği tarihte de borçluya yapılan herhangi bir ödeme emri tebligatının olmadığı görüldüğünden, ödeme emri tebliğinden önce yapılan tahsilat nedeni ile tahsil harcı alınamayacağı-
Asliye ticaret mahkemesi tarafından verilen karar uyarınca, icra müdürlüğünce yatan peşin harcın iadesine karar verilmesi gerekeceği-
Maktu harca tabi davaların reddine ve kabulüne dair kararlar ile nispi harca tabi davaların reddine dair kararların temyiz edilmesi halinde temyiz tarihindeki 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca kararı temyiz eden taraftan maktu temyiz karar harcı ve temyiz başvuru harcı alınması gerekeceği, nispi harca tabi davaların kabulüne ilişkin kararların temyizi halinde ise, mahkemece hükmedilen miktar üzerinden hesaplanacak nispi karar ve ilam harcının dörtte birinin temyiz karar harcı olarak alınacağı-
Yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davada haklı çıkma nispetine göre taraflar arasında paylaştırılması gerekeceği-
Şikayetçi T.Halk Bankasının, 5230 Sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince yargı harçlarından ve yargı harcı sayılan takip harçlarından müstesna olduğu-
Tahsil harcının, ilerde borçludan alınmak üzere, ödeme yapıldığı sırada alacaklıdan alınacağı, 5230 s. K. mad. 11 ile 4603 s. K.'na tabi bankalara getirilen muafiyetin tahsil harcını (492 s. Harçlar K. mad 28.) kapsamadığı, ancak vazgeçme harcı, başvurma harcı, peşin harç ve vekalet suret harçlarından muafiyetin söz konusu olduğu- Alacaklı vekilinin hacizli taşınmazlardan yalnızca birine ilişkin haczin kaldırılması talebinde bulunması halinde vazgeçme harcı yükümlülüğünün oluşmayacağı-
Depo kararında tahsil harcının %9,10 değil %4,55 oranında hesaplanması gerektiği-
Tespit davası eda davasının öncüsü durumunda olduğu, öncüsü olduğu eda davası gibi konusunun malvarlığı (mamelek) hakkı olduğu ve belli bir değer (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ile ilgili bir dava niteliğini taşıdığından 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca değer ölçüsüne göre harca tabi işlemlerden olduğu, (1) sayılı tarife uyarınca nispi harç alınmasının gerekeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatmış, kesinleşen takip üzerine, yapılan ihalede borçluya ait taşınmazı alacağına mahsuben alan alacaklı bankanın KDV uygulamasından muaf olacağı- Bankaların yalnızca kredi sözleşmesinden kaynaklanan değil, her türlü alacaklarının tahsili için yaptıkları icra takibi nedeniyle yapılan ihale sonucu taşınmazı alacaklarına mahsuben almaları halinde, anılan işlemin damga vergisinden müstesna olduğunun kabulü gerekeceği-