İİK. mad. 268 uyarınca, ihtiyati haciz sahibi alacaklının, ilk hazce ancak İİK'nın 100. maddesindeki şartlar dairesinde iştirak edebileceği- Şikâyetçinin takibinin dayanağı olan kambiyo senedinin, İİK'nın 100. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı ve bu nedenle şikayet konu sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı- Şikayetçi aleyhine hüküm verilmesine ve yargılama giderleri isabetli olarak şikayetçi üzerinde bırakılmasına rağmen, şikayet olunan lehine yargılama giderlerinden olan vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğu-
Şikayetçi takibinin şikayet olunanın haczine iştirak koşullarını taşımadığı ( İİK. mad. 100 koşulları), bu nedenle İİK. mad.107 'den yararlanamayacağı-
Kesinleşme tarihlerine göre daha önce tarihli olan şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasının 1. sırada sıra cetvelinde yer almasının ve hacze iştirak koşulları oluşmadığından asıl ve birleşen dosya şikayetçilerinin alacaklı olduğu dosyaların garameten paylaştırmaya dahil edilmemesinin usul ve yasaya uygun olduğu-
 Takibin kesinleşmesinden önce alacağın zamanaşımına uğradığına yönelik itirazın İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında zamanaşımı itirazı olacağı ve itirazın kabulü halinde İİK'nun 169/a-5. maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verileceği-
İcra müdürlüğü tarafından hacizlerin kaldırılmasından sonra, alacaklının talebi üzerine yapılan haciz işlemleri artık yeni bir haciz olup, ihtiyati hacizlerin infazının durdurulması yönündeki tedbir kararının devam ettiği süre içerisinde borçlu hakkında haciz işlemi yapılamayacağı-
İşçi alacaklarının iflas halinde birinci sırada imtiyazlı ise de, hacze iştirak halinde İİK'nın 100. maddesindeki sayılan koşullara sahip olmaması halinde haciz tarihi daha önce olan alacaklıların önüne geçemeyeceği-
Asliye hukuk mahkemesince taşınmazın tapu kaydı üzerine ihtiyati tedbir ve İİK. mad. 281/2 gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, ihtiyati haciz şerhinin sehven işlenmediğinin anlaşıldığından, taşınmazın tapu kaydındaki şerhin, sadece ihtiyati tedbir şerhi değil, aynı zamanda ihtiyati haciz şerhi olduğu- İİK. mad. 281/2 uyarınca uygulanan ihtiyati haczin, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüşeceği- Mahkemenin tasarrufun iptali davasının ilk kabul kararının tarihinin, şikayet olunanın ihtiyati haczinin, kesin hacze dönüştüğü mahkemenin tasarrufun iptali davasını kabul kararı tarihinden önce olduğu ancak sonra kabul edilen davanın kesinleşmiş olduğu, İİK. mad. 268 ve 100. maddeleri uyarınca, ihtiyati haczin tatbikinden sonra kesin hacze dönüşmeden önce aynı malları diğer alacaklı tarafından haczedilirse, ihtiyati haciz alacaklısının sonraki hacze aynı derecede iştirak edeceği, taşınmaz üzerine ilk ihtiyati haczin şikayetçinin alacaklı olduğu davadan konulduğu, şikayet olunan lehine sonra konulan ihtiyati haczin önceki ihtiyati haciz kesinleşmeden konulmuş olması nedeniyle aynı derecede iştirak edeceği-
Şikayetçi tarafından borçluya ait taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati haczin, tasarrufun iptali davasının kabul edildiği tarih itibariyle kesin hacze dönüşerek ilk haciz niteliği kazandığı, İİK. mad. 268 uyarınca, ihtiyati haczi bu tarihten önce olan alacaklıların kesin hacze iştirak edebilecekleri, bu durumda asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanın taşınmazlar üzerine koydurduğu ihtiyati haczin, uygulanan kesin hacze iştirakinin yerinde olduğu, şikayet olunan bankanın kesin haczi sonra olduğundan ilk hacze iştirakinin mümkün bulunmadığı-
Mahkemece, vergi borcu bulunan dava dışı şirketin ticaret sicil kayıtları ve esas sözleşmesi getirtilerek bedeli paylaşıma konu taşınmazın malikinin anılan şirketin kanuni temsilcisi olup olmadığının tespiti, bu şahsın şirketin kanuni temsilcisi olduğunun belirlenmesi halinde davalı vergi dairesine ait işlem dosyası incelenerek, AATUH. Kanun'un mükerrer 35 ve VUK’un 10. maddelerindeki koşulların oluşup, oluşmadığının yapılacak araştırma ile belirlenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği- Sıra cetveline yönelik şikayetlerde icra mahkemesinin, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, yani, alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. mad. 17/1), iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve hüküm fıkrasında sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği- Sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-
İİK. mad. 268 uyarınca, ihtiyati haczin icrai hacze iştirakinin İİK. mad. 100 koşulları çerçevesinde mümkün olduğu, tasarrufun iptali davalarının hüküm tarihlerinde ihtiyati hacizlerin kesin hacze dönüştüğü- Şikayetçi ile şikayet olunanın takip borçlusu aleyhinde açtıkları tasarrufun iptali davaları sonucunda takip borçlusuna ait taşınmazların satışı sonrası düzenlenen sıra cetveline yönelik uyuşmazlıkta; şikayetçinin kesin haciz tarihinin, şikayet olunanın kesin haciz tarihinden sonra, şikayetçinin takip tarihinin ise şikayet olunanın takip tarihinden önce olduğu, şikayetçinin takip dosyasında borçlunun haczi kabil malı bulunmadığı yönünde düzenlenen tutanağın İİK'nın 105/1. maddesi uyarınca kat'i aciz vesikası niteliğinde olduğu, bu hususun, şikayetçi tarafından açılan tasarrufun iptali davasının gerekçeli kararında da belirtildiği, bu bakımdan ihtiyati haciz sahibi şikayetçinin, İİK. mad. 100 gereğince, şikayet olunanın kesin haczine iştirak koşullarını taşıdığı, satış bedelinin taraflar arasında garameten paylaştırılması gerektiği-