Takip talebinin yasal olmadığı yönünde borçlunun şikayet hakkı söz konusu olduğundan icra müdürlüğünce alacaklının takip talebinin kabul edilmemesinin doğru olmayacağı-
Takip talebinde alacaklı olarak 'şirket' yerine, sevhen 'şirket temsilcisi'nin yazılması halinde, alacaklı isminin tamamen değiştirilmesi 'basit bir maddi hata' olarak kabul edilemeyeceğinden, hatanın düzeltilerek takibin sürdürülmesinin karar verilemeyeceği-
Borçlunun takip öncesi işlemiş faiz miktarına ve takipten sonrası için uygulanacak faiz oranı ile niteliğine itirazı üzerine, mahkemece işlemiş faize itiraz incelenip karar verildiği halde takipten sonrası için istenen faize itiraz hususunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğinin anlaşıldığı, icra mahkemesince, ilamda belirtilen faizin niteliği nazara alınarak, takip tarihinden sonrası için uygulanacak faiz oranının tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesinin gerektiği-
Yapılan tebligatın usulüne uygun yapıldığının kabulü halinde ise, icra mahkemesinin borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceleyeceği, mazereti kabul ederse icra takibinin durdurulacağı, artık alacaklının itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebileceği-
Borçlunun dilekçesinde; gecikmiş itirazdan söz etmesinin sonuca etkili olmayacağı, zira, hukuki sebebin ve uygulanacak yasa maddesinin tesbitinin hakimin görevine giren bir konu olduğu-
İcra takibinin dayanağı olan belgenin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmediğine ilişkin şikayetin ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde yapılması gerekeceği-
Alacağın bir belgeye dayanıyor olması halinde belge aslının veya alacaklı yahut temsilcisi tarafından tasdik edilmiş borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi ile birlikte icra dairesine verilmemiş olması halinde (İİK. 58/3) yapılacak şikayetin 7 günlük süreye bağlı olduğu-
Örnek 6 nolu icra emrinde anılan husus yerine getirilmediğinden icra emrinin iptali talep edilmiş olup, mahkemece bu nedenle icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken istemin reddinin isabetsiz olduğu-
Bankaların TCMB tebliğleri gereğince uygulayacakları azami faiz oranlarının serbestçe tespit ederek bildirdikleri, bu oranların bankaların mevduat kabulünde uygulayabilecekleri azami oranları olduğu, mevduata fiilen uyguladıkları faiz oranları ile farklılık gösterebileceği nazara alınarak Devlet Bankalarının 1 yıl vadeli Amerikan Dolarına ödediği en yüksek faiz oranları tespit edilip buna göre işlemiş faiz hesap edilerek oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi yerine yazılı şekilde sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-