Üçüncü kişinin istihkak iddia ettiği temyiz konusu mahcuzların değeri, istihkak davaları için 2014 yılı için belirlenen 5.440,00 TL'nin altında olduğundan üçüncü kişinin temyiz isteminin reddi gerekeceği-
İcra hukuk mahkemelerince verilecek kararların temyiz süresinin tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 10 gün olduğu-
Bozmaya uyma (ara) kararı, lehine bozma yapılan taraf için usule ilişkin kazanılmış hak doğuracağı- Borçlu lehine usuli kazanılmış hak doğduğu göz ardı edilmek sureti ile ikinci kararda borçlunun daha aleyhine olacak şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
İİK'nun 4949 sayılı Kanun'la değiştirilen 363/1. maddesinin son cümlesindeki kesinlik sınırının aynı Kanunun Ek 1. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, 01.01.2014 tarihinden itibaren artırılan miktarı dikkate alındığında uyuşmazlık konusu değer 5.440,00 TL'yi geçmediğinden, mahkeme kararının temyiz kabiliyetinin bulunmadığı-
Tüketici hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği kararların kesin olup, bu karara karşı tarafların temyiz hakkının bulunmadığı-
Davacının talebi icra mahkemesinin hukuk bölümüne kaydedilmiş, yapılan yargılama sonucunda mahkemece, İİK’nun 89/4. maddesi uyarınca tazminat ve aynı Kanun'un 338/1. maddesi uyarınca cezalandırılma istemiyle açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiğinden mahkemenin hukuk bölümünün görevsizliğine, dosyanın mahkemenin ceza esasına kaydının yapılmasına, müteakip işlemlerin icra ceza esası üzerinden yürütülmesine karar verildiği- İcra mahkemesinin hukuk bölümü ile ceza bölümü arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olmayıp, iş bölümü ilişkisi olduğu; İİK’nun 363. maddesinde icra mahkemesinin hukuk bölümünün hangi kararlarının temyizi kabil olduğunun tahdidi olarak sayıldığı ve gönderme kararları bu kapsamda kabul edilmediğinden söz konusu yerel mahkeme kararının temyizinin mümkün olmadığı-
Şikayetçinin iptalini istediği müzekkerelerde yazılı alacak miktarının İİK.nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1.maddesinin son cümlesindeki kesinlik sınırı olan 5.440,00 TL.yi geçtiği, temyiz isteminin kabulüne karar verileceği-
Şikayetçi borçlu şirketin borca itirazı kabul edilerek takibin iptaline karar verildiğine ve söz konusu kararın yerine getirilmesi için kesinleşmesi şartı bulunmadığına göre icra dosyasında depo edilen ve borçluya ait olan paranın iadesinin gerekeceği-
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımlarının kesinleşeceği ve taraf lehine “usuli kazanılmış hak” doğacağı- Bozma kararına uymuş olan mahkemenin kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremeyeceği-
İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceğinin özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterildiği, bunların dışında kalan mahkeme kararlarının kesin olduğu, Yargıtay'ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip İİK 97/5. maddesi gereğince kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin reddi gerektiği-