22.05.2007 tarihinde kabul edilen ve 30.05.2007 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 5663 sayılı Kanunla, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 11. Maddesinin 1. Fıkrasının 2. Cümlesi değiştirilmiş "Ancak, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma bölge kurullarınca birinci gurup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yoluyla iktisap edilemez" hükmüne yer verilmiş olup, yeni yasal düzenlemede "...birinci gurup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarının" zilyetlikle kazanılamayacağı öngörüldüğünden, doğal sit alanları ve 3. Derece arkeolojik sit alanlarında bulunan taşınmazların koşullar oluştuğu taktirde, zilyetlik yoluyla kazanılmalarının mümkün hale geleceği-
Taşınmaz orman kadastrosu sınırları içinde ve fiilen orman olduğuna göre, yapılan yolsuz tescilin mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve her zaman tapu iptal davasının açılabileceği-
Nizalı taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içinde kalan bölümünün devletin hüküm ve tasarrufu altında ve kamu malı niteliğinde özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olduğu , ancak kadastro tespitinin kesinleştiği tarih olan 10.12.1952 ile davanın açıldığı tarih arasında 3402 Sayılı Yasanın 12. maddesinde sözü edilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Geçit hakkı ihtiyacı tapulama harici bırakılan yerlerden karşılanamayacağı, bu tip yerler Devletin hüküm ve ta­sarrufunda olup, özel mülkiyete konu olamayacağı-
Çekişmeli yerin taşlık, kayalık ve çalılık niteliğinde iken tarım arazisine dönüştürülme çabalarının sarfedildiği, ancak kadastro tespit tarihi itibariyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında olma niteliğinin ağır bastığı, gerek ağaçların yaşı gerekse bu konuda alınan bilirkişi raporları ile bu durumun saptandığı, vergi kayıt miktarı ile revizyon gördüğü parsel sayısı da gözetildiğinde nizalı yerin kayıt kapsamı dışında kaldığının kabulünün zorunlu olduğu, ayrıca davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı sonucuna varıldığından, davacı hazinenin açtığı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
TMK.nun 715. maddesinde yolların kamu malı olduğu açıklanmış olup, kamu malı niteliğinde bulunan bir yerin kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yolu ile edinilmesi ve özel mülkiyet şeklinde de tapuya tescilinin mümkün bulunmadığı-