Kooperatif ile üyesi arasındaki kooperatif üyeliğinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemlerine-
İtirazın iptali davası-
Kira sözleşmesindeki muacceliyet şartının uygulanıp uygulanmayacağının davalının tacir olup olmadığının tespitinden sonra değerlendirilmesi gerekeceği-
Davalı İ. S.'in, alacağını temlik eden banka ile davalı asıl borçlu E.T. Ltd. Şti arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olduğu , aynı zamanda taşınmazını banka lehine ipotek ettiği, ipoteğin asıl borçlu şirketin bankaya olan borçlarının teminatı olarak tesis edildiği, davalı İ. S.'in kefaletinin teminatı olmadığı anlaşıldığından davalı İ. S. hakkında ilamsız icra takibi başlatılmasının İİK'nun 45.maddesine aykırılık teşkil etmediği dikkate alınarak davalı kefilin sorumlu olduğu borç miktarı tespit edilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kooperatif üyesi olan davacının borçlu bulunmadığının tespiti ile fazla yapıldığı iddia edilen ödemenin istirdatı istemi-
Kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davası-
Kooperatif aidat borcuna ait gecikme faizinden sorumlu olmadığı iddiasıyla menfi tespit istemi-
İşverence kendisine ücretsiz izin verilmediği halde izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediği sabit olan davacının iş sözleşmesinin, işverence haklı sebeple feshedildiğinin kabulü dosyaya daha uygun düşeceğinden kıdem, ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine kabul edilmesinin hatalı olup bozmayı gerektirdiği -  Dava tarihinden önce işverenin temerrüde düşürüldüğü iddia ve ispat olunmadığına göre, ihbar tazminatı ve fazla çalışma alacakları yönünden dava ve ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken, alacağın tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin isabetsiz olup ayrıca bozmayı gerektirdiği-
5464 s. Yasa kapsamında düzenlenmiş olan kredi kartı borcundan kaynaklanan itirazın iptali davaında, anılan yasanın 26. maddesinde kredi kartı borçları ile ilgili özel bir faiz düzenlemesi bulunduğundan, 6098 sayılı TBK.nun 88-120 maddesi hükümlerine göre yazılı hüküm kurulamayacağı-