Ortaklığın giderilmesi-
Muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz ise, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumun yazılıp imzalanması gerektiği-
Vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu- Adreste bulunmayan borçluya satış ilanı tebligatının ipotek akit tablosunda yazılı adrese gönderilmesi, bu adreste bulunmadığı takdirde de aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edilmesi gerektiğinden; bu adres yerine, başka bir adrese, mernis adresine tebligat yapılması usulsüz olduğu- İhalenin bir bütün olduğu ve 1. artırma tarihinden önce satış ilanının usulüne uygun yapılması halinde borçlunun ihale katılımcısı temin edebileceği, tebligatın usulsüz olması nedeni ile de böyle bir imkandan yoksun bırakıldığı değerlendirildiğinde borçlunun satışın gerçekleştirildiği 2. artırma günü ihale salonunun kapısında hazır bulunması halinin usulsüzlüğü ortadan kaldırmayacağı- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerektiği; borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olacağı-
Üç adet taşınmazda paydaşlığın giderilmesi istemi-
Adres kayıt sisteminde adresleri tespit edilebilen taraflara Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebligat yapılmasının yerinde olmadığı-
Kesinleşmiş icra takibinden kaynaklanan temerrüt nedeniyle tahliye istemi-
Çaplı taşınaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin davada, tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup -oluşmadığı üzerinde durulup, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılıp, harici veya fiili taksim yoksa müşterek mülkiyet hükümlerinin uygulanacağı-
Dahili davalılar adına çıkartılan dahili dava dilekçeleri ve duruşma gününü bildirir davetiyeler, Tebligat Kanununun 21.maddesine göre tebliğ edilmiş ise de; muhatapların adreste ne sebeple bulunmadığı açıklanmadığı, komşu imzası veya imzadan imtina ettiğine ilişkin açıklama da alınmadığından yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığı- Bozma kararından sonra yeniden yapılan yargılamada adı geçen kişilerin belirtilen bu adreslerine Tebligat Kanunu 35.maddesine göre tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemeyeceği gibi, adı geçen kişilerin mernis adresleri de tespit edilmiş olmasına rağmen belirlenen adreslerine tebligat çıkarılmadan ve Tebligat Kanunu 21.maddesine 6099 sayılı Kanunla eklenen ek fıkra uyarınca işlem yapılmaksızın Tebligat Kanunu 35.maddesine göre yapılan geçersiz tebligatlara dayanılarak yargılamaya devam edilemeyeceği-
Somut olayda, muhatabın çarşıya gittiğini beyan eden komşunun tebliğ tutanağında imzasının bulunmadığının görüldüğü, tebligatın bu hali ile usulsüz olduğunun kabulünün gerekeceği, bu durumda uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesinin gerekeceği-