Tasarrufun iptali davası açıldıktan sonra davalı borçlu şirketin iflas ettiği anlaşıldığından öncelikle mahkemece iflas kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak kesinleşmemiş ise kesinleşmesinin beklenmesi, kesinleşmiş ise ikinci alacaklılar toplantısının yapılmasından 10 gün sonrasına kadar iptal davasının durdurulmasına karar verilmesi ve davacı alacaklıya davayı takip konusunda aldığı belge varsa sunması için süre verilmesi, sunulduğu takdirde davanın esasının incelenmesi, sunulmadığı takdirde davanın iflas idaresine ihbarı ile taraf teşkilinin sağlanması ve iflas idaresinin huzuru ile davaya devam edilerek davanın esasının incelenmesi ve hükmün iflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerekeceği-
Borçlu ile davalı 3. kişi daha önceden ortak olduklarından davalının borçlu şirketin mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilebilecek kişilerden olduğunun anlaşıldığı-
Aynı mahkemede görülmekte olan davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında, istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebileceği- Bir yargı çevresinde kurulmuş aynı düzeyde, birden fazla mahkeme, davaların birleştirilmesi açısından “aynı mahkeme” sayılacağı- Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde davalar arasında “bağlantı” olduğunun varsayılacağı-
Tasarrufun iptali davasını açacak kişilerin; elinde geçici veya kati aciz belgesi bulunan alacaklılar ile -borçlu iflas etmiş ise- iflas idaresi ya da iflas idaresi tarafından dava kendisine devredilmiş olan alacaklılar olabileceği- Gemi devrine ilişkin tasarrufun iptali istemine ilişkin yargılamada borçlunun iflas kararının kesinleştiği, alacaklı-davacının iflas idaresinden bu davayı takip için davacı şirketten yetki alıp almadığının netleştirilmesi gerektiği; alacaklının yetki aldığı takdirde davayı takip edeceği aksi halde davanın iflas idaresi tarafından devam ettirilerek iflas idaresi temsilcisi tarafından görüleceği ve verilecek kararın iflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerektiği-
Gerçek bir alacağı bulunan alacaklıyla borçlunun bir başkasından olan para alacağını temlik etmesi, ticari örfe dayalı geçerli bir ödeme aracı olduğu-
Uyuşmazlığın tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu - Davalı-borçlu şirketin dava açıldıktan sonra iflas ettiği anlaşıldığından öncelikle davalı şirketin iflasına dair verilen ilamın kesinleşme şerhini içerir bir örneğinin dosya içine alınması, iflas işlerinin yürütüldüğü belirtilen İzmir İflas Müdürlüğü’nün 2017/26 İflas dosyasından 2. Alacaklılar toplantısının yapılıp yapılmadığının araştırılmasının gerektiği - Davanın, ikinci alacaklılar toplantısının yapılmasından 10 gün sonrasına kadar durdurulmasına karar verilmesi ve davacı alacaklılara davayı takip konusunda aldığı belge varsa sunması için süre verilmesi, sunulduğu takdirde davanın esasının incelenmesi, sunulmadığı takdirde davanın iflas idaresine ihbarı ile taraf teşkilinin sağlanması ve iflas idaresinin huzuru ile davaya devam edilerek davanın esasının incelenmesi ve hükmün iflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerektiği - İflas söz konusu olduğunda iflas hükmünün kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre taraf teşkilinin doğru olarak sağlanması gerektiği, zira iflasın açılması ile şirketin tüzel kişiliğini yitirdiği ve taraf sıfatını kaybettiği -
Öncelikle davacının eldeki davayı takip edebilmesi için iflas idaresinden İİK.'nin 245 maddesi gereğince yetki alması, yetki aldığı takdirde eldeki davayı takip edebileceği yetki alamadığı takdirde davanın iflas idaresi temsilcisi huzuruyla görülmesi ve verilecek kararın İflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerekeceği- Davalı borçlu ile davalı 3. kişi arasındaki ticari ilişki başlangıcının 2011 olduğunun belirtilmesi üzerine, 2011 yılına ait ticari defterlerinin de incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun yargılama devam ederken iflas etmesi halinde, İİK’nun 191.maddesine göre masadaki mallar üzerindeki her türlü tasarruf alacaklılara karşı hükümsüz olacağından, İİK.’nin 245.maddesi gereğince 1. ve 2.alacaklılar toplantısının yapılıp yapılmadığı, davacı alacaklıya davanın devamı için yetki verilip verilmediği, davaya alacaklı tarafından mı yoksa masa tarafından mı devam edileceği netleştirildikten sonra taraf teşkili sağlanıp yargılamaya devam olunarak, taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun iflasından sonra iptal davası açma hakkının iflas masasının yasal temsilcisi iflas idaresine ait olduğu- Borçlunun iflası halinde alacaklının iptal davası açabilmesi için alacaklılar toplantısında kendisine İİK 245.madde gereğince yetki verilmesi gerektiği- Borçlu hakkında iflas kararı verilmesi halinde iptal davasına konu hakkın masaya geçeceği- İflas idaresi bu hakkını kullanmazsa davacının kişisel hakkına dayalı olarak davasına devam edeceği-. Tasarrufun iptali davalarında dava değerinin, takip konusu alacak ile iptali talep edilen tasarruf konusu şeyin tasarruf tarihindeki gerçek değerinden hangisi az ise o değere göre belirlendiği-
Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kati aciz belgesi bulunan alacaklılar ile borçlu iflas etmiş ise iflas idaresi ya da İİK'nun 245 maddesi gereğince iflas idaresi tarafından dava hakkı kendisine devredilen alacaklıların açabileceği- İflasın açılmasının, iflas masasına giren mal ve haklarla ilgili bilûmum hukuk davalarını acele olanlar istisna olmak üzere ikinci alacaklılar toplanmasından 10 gün sonraya kadar durdurduğu- İflas idaresinin bu dava takip yetkisini kullanıp kullanmayacağını tespit edebilmek için, ilk önce iflas organlarının teşekkül etmesi ve her dava hakkında esaslı bilgi sahibi olunması gerekeceği; işte bu nedenle, İİK'nın 194. maddesine göre hukuk davalarının iflasın açılması ile belli bir süre için durmasının kabul edilmiş olduğu- TBK'nin 513 hükümleri gereğince iflasın açılması ile vekilin temsil ve vekalet görevi sona ermiş olması karşısında mahkemece iflas idaresinin usulüne uygun tebligatla davadan haberdar edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra ve davaya devam edip etmeyeceğinin netleştirilmesi gerektiği-