5.6.1957 günlü, esas 1954/12, karar 1957/21 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının hüküm fıkrasında yer alan "mükellefiyetin ihlal kılındığı yani öğrencinin okul ve hizmetten ilişiğinin kesildiği" biçimindeki bölümde geçen ( yani ) sözcüğü daktilo hatası olduğundan bu sözcüğün ( veya ) olarak düzeltilmesine ve böylece kararın açıklığa kavuşturulmasına ilişkin olduğu-
Değeri belli miktarı aşan hukuki işlemlerde ancak yazılı sözleşme ile ya da duruşma tutanağında usule uygun olarak belgelendirilmiş ikrar ile sabit bir onay varsa sadece belli tanıkların mahkemece dinlenebileceği-
Temyizce bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde, bozulan kararın bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalmış yönlerinin kesinleşmiş sayılmasının, davaların uzamasını önlemek amacıyla kabul edilmiş çok önemli bir usuli hüküm olduğu-
Davanın görülmesi sırasında bilirkişiyi taraflardan birinin reddetmesi durumunda, bu isteğin kabulü ya da reddi hakkında verilecek kararın bir ara karar niteliğinde olduğundan ancak asıl kararla birlikte temyiz edilebileceği-
Taşınmaza ilişkin davalarda davanın açılmasından sonra adalet kuruluşundaki değişiklik yüzünden dava dosyasının yeni kurulan mahkemeye verilmesi olayında HUMK.’nun 193. maddesi hükümleri uygulanamayıp; davanın, on gün içinde açılmadığı gerekçesiyle açılmamış sayılamayacağı-
Okuldan çıkarılması halinde kendisi için yapılan giderleri ödemekle yükümlü bulunan öğrenci, davadan önce usul hükümleri bakımından direngen ( mütemerrit ) duruma düşmemişse ve yargılamanın ilk oturumunda davayı kabul etmişse kendisine yargılama giderleri ve bu arada avukatlık parası yükletilmeyeceği-
Muhtar, ihtiyar meclisi ve kurulunca düzenlenen yoksulluk belgesinde, imza veya mühürün eksik bulunması, başvuranın depo parasını veremiyecek halde olup olmadığının yazılmaması halinde, eksikliklerin tamamlattırılmasının gerekeceği-
3887 sayılı kanuna dayanarak verilen hakem kararlarının humk.'nun 536. Maddesi uyarınca temyiz müddeti geçip, mahkeme reisi ya da hakim tarafından tasdik olunmadıkça icra edilemeyeceği-
Yönetsel yargı yerlerinde bakılan davalara ilişkin yargılama giderlerinin ve bu arada avukatlık parasının karşı yandan alınması istemiyle ayrıca açılan davalara bakmak yönetsel yargı yerlerinin görevine gireceği- Muhakeme masrafları ve muhakeme masraflarından madut olan vekalet ücreti, taalluk ettiği davanın teferruat mahiyetinde olup ait olduğu davanın konusunu teşkil eden hak ve alacağa çok sıkı surette merbut ve onun akibetine tabi ve hukuken müstakil bir hüviyet ve varlık arzetmeyen alacaklardan olduğu-
Tahkim süresinin uzatılması istemleri üzerine mahkeme başkanı veya hakimi tarafından istemin kabul veya reddine ilişkin verilen kararların temyiz edilemeyeceği-