Kaldırılan İstanbul Yargıtayı Hukuk Dairesinden verilen temyiz dilekçesinin reddi yolundaki kararın incelenmesinin Yargıtay Birinci Hukuk Dairesine ait olacağı-
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci maddesinde kesin olarak hükme bağlanacağı gösterilen alacak davalarının sadece para ile anlatılan ve para olarak istenen alacaklara ait davalar olduğu- Bu deyimin taşınır mal davalarını kapsamadığı-
Batöz makinesinin geri verilmesi ve ödence davası sebebiyle mahkemece verilen hükmün Yargıtay'da inceleme yerinin Dördüncü Hukuk Dairesi olduğu-
Bir hükmün temyiz incelemesini taraflar ayrı ayrı istediği halde inceleme sırasında bir tarafın isteği görülerek karar verildikten sonra, diğer tarafın, temyiz ilamında kendi adının bulunmadığı ve isteklerinin karşılıksız bırakıldığı savı ile verdiği ikinci dilekçenin karar düzeltme biçiminde değil, temyiz biçiminde inceleneceği-
Delil ikamesi deyimiyle anlatılmak istenenin, tarafların gösterecekleri ve ileri sürecekleri delillerden başka, olayı soruşturulması ve incelenmesi için hakim ve mahkemece de ileri sürülen bütün deliller olduğundan bu sebeple, son soruşturma sırasında her ne suretle olursa olsun bir delil gösterildiğinde ve dinlenildiğinde Adliye Harç Tarifesi Kanununun 52 nci maddesi gereğince tam harç alınmasının gerekeceği-
Hükmün sadece veraset ile ilgili bölümünün incelenmesi için temyiz yoluna baş vurulduğuna göre inceleme görevinin İkinci Hukuk Dairesine ait olacağı-
HUMK. m. 193/3'te belirtilen on günlük sürenin başlama tarihi konusunda çıkan içtihat uyuşmazlığı nedeniyle yapılan incelemede; bu sürenin, kararın kesinleştiği tarihten hesap edileceğine dair olan 171 sayılı Tefsirin hükümleri kayıtsız ve genel olduğundan genel mahkemeler kararlarına da uygulanmasının gerekeceği-
İçtihatların birleştirilmesine yer olmadığı-
Yetkisine girmeyen konuda inceleme yapıp hükmü onayan Yargıtay Dairesinin, karar düzeltme istemi üzerine onama kararını kaldırdıktan sonra dosyayı yetkili daireye göndermesiyle ortaya olumsuz görev uyuşmazlığı çıkmış olduğundan bu durumda inceleme yapma görevinin Birinci Hukuk Dairesine ait olacağı-
Şahit dinlenmesine cevaz olan hususlarda mahkeme haricinde vukuu iddia olunan ikrara da şahit istima edilirse de mücerret ikrara şahadet, hüküm için kafi olmayıp, şahadet edilen ikrarın sıhhatini teyit edecek delail ve emaratın inzimamının şart olduğu-