Tefhim edilen kararla gerekçeli karardaki aykırılık diğer yönler incelenmeden tek başına bozma sebebi olduğundan mahkemece 10.04.1992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturulması gerektiği-
Süresinde temyiz edilen karar hakkında, Yargıtay 12. Hukuk Dairesince ‘onanması’ veya ‘bozulması’ şeklinde verilecek karara karşı taraflara tebliğinden itibaren on gün içinde “karar düzeltme” yoluna gidilebileceği-
Direnme kararı üzerine Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara mahkemeler uymak zorunda olup, bu kararlara karşı direnme kararı verilme olanağı olmayacağı-
İçtihat ihtilafı çözümlenirken konu ile ilgili özel kuralın uygulanması gerekeceği ve HUMK.nun 45. maddesinin özel hüküm niteliğinde bulunan 469 sayılı Yasa ile ilgili hükümleri üstü örtülü olarak da olsa değiştiremeyeceğinin ve uygulanma olanağını kaldıramayacağının kabulünün gerekeceği- Bir yargı çevresi içinde kurulmuş bulunan aynı düzeyde, birden fazla mahkemenin, davaların birleştirilmesi açısından aynı mahkeme sayılacağı-
14.2.1951 gün ve 1949/17 esas, 1951/1 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile benimsenen husus, "vakıa ve karinelerden olayda kanunen iyiniyet iddiasında bulunamayacak durumu belirmiş olan kimsenin kötüniyetinin diğer tarafa isbat ettirilmesine artık sebep ile vecih kalmayacağı ve dava hakkının doğumunu sağlayan veya bertaraf eden iyi ve kötüniyetin bu durumda re'sen nazara alınabileceği" doğrultusunda olup, açıklanan nedenle herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek olmadığı-
Oda, borsa ve birliklerle çalışanları arasındaki uyuşmazlıkları çözümlemek açısından hangi mahkemenin görevli olduğu konusunda içtihadı birleştirme yoluna başvurulmasına gerek bulunmadığı-
Harca tabi olmasına karşın, mahkeme kalemince harcı hesaplanıp ilgilisinden istenmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında HUMY nın 2494 sayılı yasayla değişik 434. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen "eksik harç ödenmesi halinde yapılacak işlemle ilgili kuralın" benzetme yoluyla uygulanıp temyiz isteğinin, dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması; ancak, temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp ilgilisinden istendiği halde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddinin gerekeceği-
Harca tabi olmayan davalarda hakimin dava dilekçesini havale tarihinde; harca tabi davalarda ise harcın ödendiği tarihte dava açılmış sayılacağı- Dava dilekçesi ilgilisi tarafından daha sonraki bir tarihte mahkeme kalemine verildiğinin kalemce belgelendirilmiş olması halinde ise, davanın o tarihte açıldığının kabulünün gerekeceği-
Karar düzeltme isteklerinde harcın alınabilmesi için iki halden birinin gerçekleşmesi gerekir; bunlardan biri karar düzeltme isteğinin kabulü üzerine mahkeme kararının onanması, diğerinin de karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmesi olduğu-
Sulh hukuk mahkemelerinden verilen kararların yasal süre geçtikten sonra temyiz edilmesi veya temyiz kabiliyetinin bulunmaması halinde HUMK`nun 432. maddesi hükmünün uygulanmasının gerekeceği-