Davacı tarafından ödendiği ve SGK tarafından karşılanmadığı iddia edilen tedavi giderlerinin ispatı ile söz konusu tedavi giderlerinden 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalanların ve SGK' nun sorumluluğuna esas olanların belirlenmesi için uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri olduğunun tespit edilmesi halinde SGK'nun davaya dahil edilmesi ve bu tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu'nun, yasa kapsamı dışında kalan tedavi gideri, belgelenemeyen tedavi giderleri, bakıcı veya tedaviye bağlı sair giderlerden ise davalı sigorta şirketi, işleten ve sürücünün sorumlu tutulması gerektiği- Kendisi tarafından ödendiği iddia edilen tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanıp karşılanmadığının ve davacının uğradığı çalışma gücü kaybına ilişkin olarak SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması, rücuya tabi olduğunun anlaşılması halinde hesaplanan tazminattan mahsubu için ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi tazminat hesabının yapıldığı günden önce alan davacı, bu paranın tazminat hesabının yapıldığı güne kadar işleyen yasal faizi kadar kazanım sağlamış olacağından; zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin, tazminat hesabının yapıldığı güne kadar geçen süreye ilişkin getirisinin yasal faiz ölçüsünde güncelleştirilip hesaplanan tazminattan indirilmesi gerekeceği-
Haksız eylemden kaynaklanan manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar verilecek olan para tutarının adalete uygun olması gerektiği-
Bozma ilamına konu ilk kararın davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilmediği, bu nedenle davalı şirket vekilinin temyiz talebinin, bozma ilamı öncesi verilen ilk kararın temyizi niteliğinde olmakla, temyiz itirazını inceleme görevinin Özel Daireye ait olduğu- Meydana gelen iş kazası nedeniyle, davacının iş göremezlik derecesinin % 7,2 olarak belirlendiği, olayın meydana gelmesinde davacının % 25 oranında, davalıların ise % 75 oranında kusurlu olduğu anlaşılmakla hükmedilen manevi tazminat miktarının çok fazla olduğu-
Dava haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istemi-
Kasten yaralamadan kaynaklanan tazminat istemi-
Zararın gerçek miktarı davacı tarafından ispatlanamasa bile hakim tarafından hakkaniyete uygun bir tazminata hükmedilebileceği, 90 gün süreyle geçici iş görmezlik halinde kalan davacının gelir durumu ile ilgili bir belge sunmaması da gözetilerek, olay tarihindeki asgari ücret üzerinden hesaplanacak geçici iş göremezlik zararına hükmedilmesi gerekeceği- Davacının (silahla) yaralanma derecesi de gözetilerek daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Haksız eyleme dayalı olarak takdir edilecek manevi tazminat tutarının, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir işlevi olan özgün bir nitelik taşıyacağı, bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği, bu nedenle tazminatın sınırının, amacına göre belirlenmesi gerekeceği- Olay tarihi, olayın gelişim biçimi, ve özellikle davacıların yaralanma dereceleri dikkate alındığında, davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat miktarlarının fazla olduğu-
Etkili eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, bilirkişi raporunda belirtilen tedavi giderine ilişkin faturanın davacı tarafından ödenmemiş olması, davacının bu miktarda tedavi gideri yapmadığı anlamına gelmeyeceği, mahkemece gerekli görüldüğü takdirde ilgili sağlık kuruluşundan sorularak fatura tutarı kadar tedavi gideri yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa ödenip-ödenmediği, ödenmedi ise borçlusunun kim olduğu belirlenerek, ödenmişse belge getirtilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- Olayın gerçekleşme biçimi, davacının yaralanma derecesi ve zararın ağırlığı gözetilerek davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata karar verilmesi gerektiği-
Kasten yaralama eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-