Doğal afet durumunda kıymet takdiri süresi-
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece alınan rapora itiraz edilmemiş olmasının itiraz üzerine verilen kararın ihalenin feshi aşamasında incelenemeyeceği anlamına gelmeyeceği- Mahkemece tespit edilen değerin, ihaleye esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde bu durumun borçlu ve alacaklı aleyhine sonuç yaratacağı ve başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Kıymet takdir raporuna itiraza ilişkin mahkemece alınan bilirkişi raporunda, 'Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne bildirilen üretim miktarlarının' dikkate alınmasının doğru olmadığı, şikayet konusu madenin rezerv değerinin, 'yıllık satış değerinin ve şikayete konu maden ruhsatının kalan süresinin ve ruhsatın uzatılması olasılığının' da dikkate alınarak, şikayetçi borçlu tarafından fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, yeniden uzman bilirkişilerden oluşacak bir heyet marifeti ile mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle anılan maden ruhsatının satışa esas alınan kıymet takdirinin yapıldığı tarih itibariyle tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalenin feshine, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği- Borçlunun taraf olduğu başkaca takip dosyalarında alınan raporlar değerlendirilmeksizin sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Doğal afet durumunda, ihalenin feshine konu taşınmaz için kıymet takdiri süresinin durması-
İcra müdürlüğünce kıymet takdiri yapılmayan taşınmazların, kıymet takdirinin yapılması istemine yönelik şikayetin reddine ilişkin karar, İİK'nun 128/a maddesinde belirtilen ve İİK'nun 363.maddesi kapsamındaki kıymet takdirine ilişkin şikayet niteliğinde olmadığından; kararın konu itibari ile kesin olduğundan bahisle temyiz talebinin reddine ilişkin kararın isabetli olmadığı-
Şikayet dilekçesinde "vekile satış ilanının tebliğ edilmediği" ileri sürülmemiş olsa da borçlu tarafından maddi vakıa olarak açıkça satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğinin ileri sürülmesi yeterli olduğu- Borçluya (varsa vekiline) satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
İcra müdürlüğünün kıymet takdiri işlemine (raporuna) karşı, icra mahkemesinde süresinde (yedi gün içinde) şikâyet yoluna başvurmayan ilgilinin (meselâ borçlunun), kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini isteyemeyeceği, buna karşılık, icra müdürlüğünün kıymet takdiri işlemine karşı yedi gün içinde şikâyet yoluna başvurulmuş ise, icra müdürlüğünün ve icra mahkemesinin yaptırmış olduğu kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshinin talep edilebileceği - Usulsüz tebligatlar nedeniyle kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamayan borçlunun kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edebileceği-
Şikâyetçi borçluya kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olması durumunda, borçlunun satışa esas alınan kıymet takdirinden, satış ilanı tebliği ile de haberdar olmayacağı- Usulsüz tebligatlar nedeniyle kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamayan borçlunun icra müdürlüğünün yaptırmış olduğu kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edebileceği- Fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği- İhale bedeli, muhammen bedelin üzerinde olsa da satışa esas muhammen bedelin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının incelenmesi gerektiği ve bu aşamada ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediği ve borçlunun hukuki yararının bulunmadığının söylenemeyeceği- Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdirine ilişkin itirazı konusunda keşif ve bilirkişi incelemesiyle taşınmazın değerinin tespit edilerek bir karar verilmesi gerektiği- "İhalenin feshi incelemesinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek bulunmadığı, satışa hazırlık aşamasındaki usulsüzlükler nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği" şeklindeki BAM direnme kararının isabetli bulunmadığı-
Borçlu tarafından açılan kıymet takdirine itiraz davası sonucunda mahkemece, şikayete konu taşınmazın muhammen bedelinin 12.222.700,00 TL olarak tespit edildiği, taşınmazın 05.10.2020 tarihli ihalede 6.500.000,00 TL bedel ile ihale edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdirine ilişkin itirazları değerlendirilerek mahkemece alınan 03.05.2023 tarihli ek raporda ise taşınmazın değerinin 15.200.000,00 TL olarak belirlendiği anlaşıldığından, tespit edilen değerin ihaleye esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Kıymet takdirine itiraz davasının icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayet olduğu, mahkemece yapılacak iş, icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığının denetlendiği, dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile icra müdürünün kıymet takdiri yaptığı keşif tarihi itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetleyebileceği- Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesinin mümkün olduğu- Tespit edilecek bu değerin İİK 128/a-3' deki iki yıllık sürenin hesabında esas alınacağı-