HGK. 18.06.2019 T. E: 2015/10-3893 , K: 692-
HGK. 13.06.2019 T. E: 2015/21-3361 , K: 647-
HGK. 13.06.2019 T. E: 2015/10-3516 , K: 648-
HGK. 30.05.2019 T. E: 2015/10-3900 , K: 640-
HGK. 23.05.2019 T. E: 2015/21-2616 , K: 609-
HGK. 23.05.2019 T. E: 2015/21-3467 , K: 610-
HGK. 09.05.2019 T. E: 2015/10-2872 , K: 545-
Ev hizmetinde çalışan kişinin işçilik alacaklarına ilişkin açtığı davada görevli mahkeme- Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun geri çevirme kararı sonrasında ancak henüz mahkemece verilen direnme kararı Hukuk Genel Kurulunca incelenip sonuçlandırılmadan dosya üzerinden ek karar verilmek suretiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği- Yargıtay Özel Dairesinin merci tayinine ilişkin kararına karşı direnme yolunun kapalı bulunduğu (HUMK. mad. 25 "5236 sayılı Kanunla değişiklikten önceki metin")-
İş kazalarında işverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlığın etkisinin bulunup bulunmadığını irdelemek daha belirgin iken; "meslek hastalığı"nın, iş kazasında olduğu gibi aniden veya çok kısa bir zaman içerisinde ortaya çıkmadığı; işin niteliğinden dolayı sürekli tekrarlanan bir sebeple veya yürütüm şartları yüzünden yavaş yavaş meydana geldiği-  Sigortalıda meslek hastalığının ortaya çıkması hâlinde işverenin mevzuatta belirtilen yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğinin, gerekli özeni gösterip göstermediğinin ve kaçınılmazlığın etkisinin titizlikle araştırılarak ortaya konulması gerektiği-İşverenin meslek hastalığının meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu kabul eden bilirkişi raporu, 5510 sayılı Kanun’un 21/1’inci maddesinin son cümlesi uyarınca kaçınılmazlık ilkesi değerlendirilmeden düzenlendiğinden, mahkemece mahallinde keşif yapılarak sigortalıda meydana gelen meslek hastalığının vuku bulduğu iş kolunda işçi sağlığı ve iş güvenliğinde uzman bilirkişilerle ortopedi alanında uzman hekim bilirkişilerden rapor aldırılarak işyeri koşulları, işin niteliği ve yürütüm şartları, sigortalının gerçekleşen çalışmalarının meslek hastalığına etkisi, sigortalının ve işverenin kusuru ile kaçınılmazlık ilkesi ayrıntılı bir şekilde irdelenerek, karar verilmesi gerektiği- "Somut olayda kaçınılmazlık olgusunun gerçekleşmediği, davalı şirketin son teknolojiden yararlanmadığı, sigortalıda bazı arazlar saptandığı hâlde gerekli rotasyonu yapmadığı, meslek hastalığından kaynaklanan arızaların işveren tarafından gerekli önlemlerin alınması hâlinde önlenebilir ve giderilebilir bulunduğu, mahkemece alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, bu nedenlerle direnme kararının onanması gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Davacının  yurt dışında  ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladıktan sonra 18 yaşını ikmal ettiği 01.01.1989 tarihinin Türkiye’de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verildiği, ancak 3201 sayılı Kanun'un 5754 ve 6552 sayılı Kanunlar ile değişik 5. maddesi uyarınca davacının sigortalılık başlangıcının 5510 sayılı Kanunun 4/1. maddesinin hangi bendi kapsamında değerlendirileceği konusunda bir inceleme yapılmadığı anlaşıldığından, mahkemece davacının Türkiye’de sigortalılığı olup olmadığı araştırılarak, davacının sigortalılık başlangıcının 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında mı yoksa 4/1-b maddesi kapsamında mı değerlendirilmesi gerektiği belirlendikten sonra ortaya çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-"Davacının son olarak 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında çalışmasının olduğu, bu çalışmasından sonra borçlanma talebinde bulunduğu ve borçlanmasının 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-