Arabuluculuk giderinin yargılama gideri olduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yargılama giderlerinden sorumluluk başlıklı 326. maddesinin 1. fıkrasına göre yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği dikkate alındığında, davalı tarafın harçtan muaf olduğundan bahisle arabuluculuk masrafının yazılı şekilde hazine üzerinde bırakılmasının hatalı olduğu-
Arabuluculuk giderinin yargılama gideri olduğu ve giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği- İ.iye farkı talebi bakımından daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden dava ve ıslah tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği-
Yargılama giderlerinin içine harç katılarak harçtan muaf olan davalı Üniversiteye harç yükletilmesi, arabuluculuk başvurusu ve dolaysıyla Hazine tarafından karşılanan bir arabuluculuk gideri bulunmadığı halde davalı Üniversite aleyhine arabuluculuk ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Harçlar Kanunu'ndaki düzenleme kapsamında, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusu esastan reddedilen davalı aleyhine nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesinde isabetsizlik yok ise de davalının esastan reddedilen istinaf başvurusunun İlk Derece Mahkemesince kabul edilen alacak miktarına yönelik olduğu ve dolayısıyla davalı aleyhine hükmedilecek nispi karar ve ilam harcına esas alınacak “anlaşmazlık konusu değerin” İlk Derece Mahkemesince hükmedilen alacak miktarı ile sınırlı olduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken davalı aleyhine yazılı şekilde nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesinin hatalı olduğu- Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda, toplantıya katılmayan taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği-
Bir davanın kısmi dava olarak nitelendirilebilmesi için, alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden (örneğin iş sözleşmesinden) doğmuş olması ve bu alacağın şimdilik bir kesiminin dava edilmesi gerekeceği- Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği-
Tarafların zorunlu arabuluculuk kapsamında arabuluculuk faaliyetinde bulunduklarının ve sürecin sonunda anlaşamadıklarının görüldüğü olayda, mahkemece, gerekçeli kararda zorunlu arabuluculuk masrafı hakkında herhangi bir hüküm kurulmamasının hatalı olduğu- Davalı ... harçtan muaf olup, mahkemece davacı tarafça yatırılan harçların davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken gerekçeli kararın hüküm fıkrasının ...... no'lu bendinde davacı tarafça yatırılan harçların hesaplanan yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesiyle kabul ve red oranına göre davalıdan tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Bir davanın kısmi dava olarak nitelendirilebilmesi için, alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden (örneğin iş sözleşmesinden) doğmuş olması ve bu alacağın şimdilik bir kesiminin dava edilmesi gerekeceği- Davalı tarafın arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmadığı ve sürecin bu nedenle sona erdiği anlaşılan arabuluculuk faaliyetinde, ücretin, arabuluculuk görüşmesine katılmayan davalıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydına karar verilmesi gerekeceği- Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği-
Trafik kazası sonucu sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik bedelinin davalı sigorta şirketinden rücuan tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptalinin talep edildiği uyuşmazlıkta, dava 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkıp ticari dava niteliğinde olmadığından, 5510 sayılı Kanunun 101 inci maddesi gereği iş mahkemelerinin görevli olduğu, 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi uyarınca arabuluculuğa başvuru şartı aranmaksızın sonuçlandırılması gerektiği-
Dava açılmadan önce kıdem tazminatı ile ilgili olarak arabuluculuğa başvuran davacının, ıslaha konu kısım için ayrıca bu yola başvurmasının zorunlu olmadığı-
Somut uyuşmazlıkta dava tarihi itibariyle arabuluculuğun dava şartı olmadığı, davada arabuluculuk gideri bulunmadığı halde mahkemece, ......... TL giderin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesi hatalı olup bu husus bozma sebebi ise de, yanılgının giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-