3. HD. 22.09.2016 T. E: 7554, K: 11129-
İradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekeceği, bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan dengenin korunması gerekeceği-
İştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkin davada, iştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekeceği, müşterek çocuk için yaklaşık 2 yıl önce takdir edilen iştirak nafakasının, bu davanın açıldığı tarih itibariyle, çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması nedeniyle tarafların mali ve sosyal durumlarına göre düşük kaldığının anlaşıldığı-
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve tüm dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının ekonomik durumunda herhangi bir kötüleşme bulunmadığı, davacının yeniden evlenmiş olması ve çocuk sahibi olmasının tek başına davacının ekonomik durumunu kötüleştirmeyeceği, davalının da ekonomik durumunda herhangi bir artış ve iyileşme bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu-
3. HD. 19.09.2016 T. E: 7075, K: 10926-
"Asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması"nın yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu olarak kabul edilmediği- Davacı; TMK. mad. 176 uyarınca; "davalının yoksulluğunun zail olduğu" iddiasıyla "nafakanın kaldırılmasını" istemekte olup, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarına göre; davacının emekli olduğu, 1.300,00 TL maaş aldığı, 300,00 TL kira ödediği, davalının ise ev hanımı olduğu ve 650,00 TL yetim aylığı bulunduğu görüldüğünden, davalının, yetim aylığı nedeniyle yoksulluğunun ortadan kalkmayacağı, bu durumun sadece nafaka miktarının belirlenmesinde rol oynayacağı gözetilerek, hakkaniyet ilkesi (TMK. mad. 4) nazara alınmak suretiyle nafakanın az da olsa indirilmesine karar verilmesi gerekirken, "yoksulluk nafakasının tümü ile kaldırılması"na karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Yoksulluk nafakasına ilişin açılan davada, TMK. mad. 176/4. uyarınca, kadının, vefat eden babasından kendisine intikal eden taşınmazlar olup olmadığı, bu taşınmazlardan aldığı kira gelir miktarı ile yetim aylığı alıp almadığı, alıyorsa almış olduğu aylık maaş miktarı ayrıntılı bir şekilde araştırılıp karar verilmesi gerektiğinden, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davada, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebileceği- 
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davada, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebileceği-
İştirak-yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin açılan davada, nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesinin aranmadığı, tarafların, ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin önceden kurulan dengeyi bozmaması gerektiği göz önünde bulundurulup, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde nafakanın artırılması gerektiği-