Açılan dava ile davacının keşidecisi, davalı M.'nin lehtarı olduğu bononun lehtar tarafından diğer davalıya yapılan cirosunun muvazaalı olduğu iddia edilerek tasarrufun iptalinin talep edilmekte olduğu, davacının da kendisinin lehtar olduğu, davalı M.'ın ise keşideci olduğu 2 adet bonoya dayanarak takip başlattığı, açılan davada TBK'daki genel muvazaa hükümlerine dayanılmamış, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptalinin talep edilmiş olduğu, İİK'nın 281/2.maddesine göre, hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan "mallar" hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceği, TTK hükümlerine yapılan "ciro", İİK'nın 281/2.maddesinde zikredildiği şekilde "mal" kavramına girmeyeceğinden, ihtiyati hacze konu edilemeyeceği, kaldı ki tasarrufa konu bono da davacının kendisinin keşideci (borçlu) olduğu gözetildiğinde, İlk Derece Mahkemesince 'ihtiyati haciz talebinin reddine' karar verilmesinde dosya kapsamı, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı-

Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;     GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ   : Dava ve uyuşmazlık, tasarrufun iptali istemine dayanmaktadır.  Davacı v ...