Kısmi dava açılması halinde zamanaşımının yalnız alacağın kısmi dava konusu yapılan miktarı için kesileceği, ancak talep konusu yapılmayan geri kalan kısım bakımından ise zamanaşımı işlemeye devam edeceği- HUMK’nın yürürlükte olduğu dönemde fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kısmi dava şeklinde açılan eldeki davanın, HMK’nın yürürlüğe girmesiyle kendiliğinden belirsiz alacak davasına dönüşmeyeceği- Davacı tarafın ıslahla artırdığı miktar yönünden 6762 sayılı TTK’nın 1268’inci maddesinde öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle bu kısma ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiği- Bir usul işleminin, yargılama sırasında yapılmaya başlanıp, tamamlandıktan sonra, yeni bir usul kuralı yürürlüğe girerse, söz konusu işlem geçerliliğini koruyacağından, davanın açıldığı tarihte HUMK yürürlükte olup, davanın belirsiz alacak davasının açılasının mümkün olmadığı, bu durumda dava açılarak taraf usul işlemlerinden olan 'davanın açılması işleminin' tamamlanmış olduğu, yeni kanunla belirsiz alacak davası açılması mümkünse de bu taraf usul işleminin eski kanun döneminde mevcut olmadığı-

Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Kadıköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.03.2012 tarihli ve 2010/434 E., 2012/340 K. sayılı karar, davalı vekili tarafından temyiz edilm ...