İlçe Belediye Başkanı ile Başkan Yardımcısı olan davalıların kendisi hakkında "keyfi ve subjektif olarak olumsuz sicil raporları düzenlediğini, hakkında disiplin soruşturmaları açılarak usulsüz disiplin cezaları verildiğini, bu sicil raporlarının ve disiplin cezalarının idari yargı kararları ile iptal edildiğini" ileri süren davacının iddiaların davalı kamu görevlilerinin görevleri sırasında ve yetkilerini kullanırken işledikleri bir kusura dayandığı- Davalıların görevi dışında kalan kişisel kusuruna dayanılmadığından, eylemin görev sırasında ve görevle ilgili olmasına ve hizmet kusuru niteliğinde bulunmasına göre, davanın da idare aleyhine açılıp, husumetin idareye yöneltilmesi gerektiği-"Dava dilekçesinde belirtilen maddi olgulardan davalıların salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşıldığı, davalılar tarafından doldurulan sicil raporlarının iptaline dair İdare Mahkemesi kararlarının gerekçesinde davalıların sübjektif kanaatlerle hareket ettiklerinin belirtildiği, bu durumda eldeki davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği" şeklindeki HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-

Taraflar arasındaki “manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, .... 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 05.06.2013 gün ve 2009/143 E. 2013/265 K. sayılı karar davalılar vekilleri tarafından temyiz edi ...