Mahkemece, bozma ilamına uyularak, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verildiği, kararın kesinleşmesinden sonra davalının dilekçe ile talepte bulunması üzerine mahkemece taraflardan birinin HMK'nın 20. maddesi uyarınca, süresi içerisinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline dair ek karar verilmesinin yerinde olduğu-
Olumsuz tespit davasının İİK.m. 72/VI uyarınca geri alma (istirdat) davasına dönüşmüş olması ve davanın davacı-borçlu lehine sonuçlanması halinde, mahkemece İİK.m. 72/II, c:3,4' e göre tazminata hükmedilebileceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Sahtecilik iddiasının mutlak def’i olup herkese karşı ileri sürülebileceği-
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “herhangi bir belgeye dayanılmaksızın yapılan ilamsız takiplerde ‘alacağın oluştuğunun ispatı’nın, alacaklı olduğunu iddia eden kişiye ait olduğu, bu anlamda davalı alacağının oluştuğunun usulüne uygun olarak ispat edilemediği, ayrıca takibin hem haksız hem de kötüniyetli yapıldığının anlaşılamadığı” gerekçesiyle “davacının icra takibine konu miktarda davalıya borcu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı - Menfi tespit davalarında hukuki yarar-
Dava tarihinde yürürlükte olan HUMK'nun 17. maddesi (HMK'nın 14. maddesi) uyarınca kooperatif ile üyesi arasındaki davaların kooperatifin muamele merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekeceği-Yetki kuralı kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralı olup, davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re'sen dikkate alınması gerekeceği-
İİK.nun 89/III. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesinin kesinleştiği tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içinde menfi tespit davası açılabileceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Taraflar arasındaki istirdat davası-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-