İpoteğin, konut kredisi için karı veya kocadan birisinin aldığı kredinin teminatı olarak kurulması halinde, taşınmaz maliki diğer borçlu eş, zorunlu ipotek kapsamı içinde olacağından, meskeniyet şikayetinde bulunabileceği-
Bir meskenin borçlunun haline münasip olup olmadığının haciz anındaki sosyal durumuna ve ailesinin ihtiyaçlarına göre belirleneceği, mahkemece “borçlunun haline münasip evi kaç liraya alabileceğinin, bilirkişiden rapor alınarak tespit edilmesinden sonra, tespit edilen bu miktarın, evin değerinden az ise evin satılarak borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanının alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
Çiftçi olan borçlunun geçimi için kiralama yöntemini seçmiş olmasının haczedilmezlik şikayetinde bulunmasını engellemeyeceği-
Başvuran şirketin belediyeye ait binaların yenilenmesi işini gerçekleştirdiği, iş bitiminde belediyenin borçlandığı bedeli başvurana ödeme yapmadığı gerekçesiyle başvuranın icra işlemlerine başladığı ve belediyenin hesap ve taşınmazlarına haciz konulduğu, belediyenin icra hukuk mahkemesine başvurarak belediyeye ait fonların kamu hizmetine tahsis edildiği gerekçesiyle haciz edilemeyeceği talebi üzerine mahkemece belediyenin hesaplarının kamu hizmetine tahsis edilmiş olduğu, bu hesaplara haciz konulamayacağı sebebiyle talebin kabul edildiği, belediyeden alacağını tahsil edemeyen başvuranın bu başvurusunun mülkiyet hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle kabulü ile başvuran lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine karar verildiği-
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 93/1 maddesi uyarınca; sigortalılar ve hak sahiplerine bağlanan gelir, aylık ve ödeneklerin nafaka borçları dışında haczedilemeyeceklerinden, borçlunun “SSK emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması” na yönelik şikayetinin kabulü gerekeceği-
İcra mahkemesince yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmazların tarım arazisi olup olmadığının, tarım arazisi olmaları halinde yıllık ne miktar gelir getirdiğinin ve borçluya (ya da borçlu hissesine) düşen miktarın saptanarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-