Kanunda açıklık bulunmayan hallerde icra mahkemesinin iki taraf arasında duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını kendisinin takdir edeceği-
Kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağının belirtilmiş bulunmasına göre, mahkemece, önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermek gerekeceği-
HMK. uyarınca dava şartı olarak kabul edilen gider avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilmesi gerektiği, ihalenin feshine yönelik şikayetin HUMK yürürlükte iken yapılması karşısında, davanın açıldığı tarihte, HMK yürürlükte olmadığı için gider avansının da dava şartı olmadığı ve icra mahkemesince şikayetin esasının incelenmesi gerekeceği-
Vekil aracılığı ile takip edilen işlerde, geçerli bir vekâletname bulunmasının (temsil yetkisi) ve bunun mahkemeye verilmesinin dava şartı olduğu ve yargı mercilerinin davayı taraflar adına takip eden avukatların vekâletnamelerinin ya da yetki belgelerinin varlığını araştırmak durumunda olduğu, Harçlar Yasası’nda yetki belgesi ibrazından harç alınacağına dair bir hüküm getirilmediği gibi vekâletname ve yetki belgesinde vekâlet pulunun mevcudiyetinin dava şartı olduğuna ilişkin de bir hükmün bulunmadığı-
Mahkemece, süresinde yapılan ve fakat postadaki gecikme nedeniyle süresi içinde ulaşamayan yenileme dilekçesi dikkate alınarak yargılamaya devam olunmasının gerekeceği-
Mahkemece, İİK. 18/3 hükmüne rağmen HUMK.nun 409. maddesi uygulanarak dosyanın işlemden kaldırılmasına ve ikinci aşama olarak da 6100 sayılı HMK’nun 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun rızaen yaptığı bir ödeme bulunmayıp, dosya borcu, haciz konulan banka hesaplarındaki paraların gönderilmesi ile kapanmış olduğundan, borçlunun haczedilmezlik şikayeti ve faize itirazının esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Hakimin, tarafları açıklama ve ispat hakkını kullanmaları için kanuna uygun biçimde davet etmeden, davet etmiş ise buna icabeti beklemeden hükmünü veremeyeceği-