Miras bırakan tarafından, saklı pay kurallarını ihlâl kasdı ile ya-pıldığı kanıtlanmadıkça, satışın tenkisine karar verilemeyeceği -
Bağışlayanın serbestçe dönebileceği (kayıtsız şartsız rücu şartıyla yapılan) bağışlamaların, ne zaman yapılmış olursa olsun -ayrıca, saklı payı ihlal kasdı ile yapılıp yapılmadığı araştırılmaksızın- mutlak olarak tenkise tâbi olduğu (MK. 565/3) -
Miras bırakanın, mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla diğer bir kısım mirasçılarına yaptığı temliki tasarruflara karşı, kademeli ola-rak “muris muvazaası sebebiyle tapu iptali” olmadığı takdirde “tenkis (indirim)” davası açılabileceği-
Miras bırakanın gerçekte mevcut olmayan borcu için -mirasçılarını mirasından yoksun bırakmak amacı ile- taşınmazları üzerine kurduğu ipoteğin «muvazaa nedeniyle iptaline» karar verilemeyeceği (ancak, «ten- kis» veya «iade» davasına konu olabileceği) -
Arsası üzerine -bir bölümü yapan müteahhide ait olmak üzere- yazlık villa yaptıran mirasbırakanın, inşaat bitince kendisine ait payı tapuda «satış» göstererek eşine temlik etmesinin muvazaalı işlem sayılacağı-
Bedeli mirasbırakan tarafından ödenen ancak tapusu mirasbırakanın bildirdiği kişi (oğlu, kızı vb.) üzerine çıkarılan taşınmaz hakkında, muris muvazaası sebebiyle tapu iptal davası açılamayacağı-
«Muris muvazaası» olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itiba-riyle BK.’nun 18. maddesinde (şimdi; TBK. mad. 19) söz edilen muvazaa olduğu, kaynağını 1.4.1974 T. ve 1/2 sayılı İçt. Bir. K.’dan aldığı -Miras bırakanın -kızlarından mal kaçırmak amacı ile - oğulları ile anlaşıp, tapulama tesbiti sırasında, oğullarının zilyed bulunduğu fakat aslında kendisine ait taşınmazların, oğulları adına tesbitine muvafakat etmesinin muvazaa nedeniyle iptal davasına konu olamayacağı- 1.4.1974 T. ve 1/2 sayılı İçt. Bir. K.’nın kapsamı -
Muvazaa nedeniyle geçersiz sözleşmeye dayanılarak bir taşınmazın tapuda temlikinin yapılmış olması halinde, bu tescilin bir “yolsuz tescil” hükmünde olacağı ve bu durumun kanıtlanması halinde, tapu kaydının -MK. 1025 uyarınca- iptali gerekeceği-
Miras bırakanın yaptığı temliklerde, mirasçıların saklı paylarına tecavüz etmek kasdıyla hareket etmediği, taksim kurallarına uygun dav-randığının anlaşılması halinde, tenkise karar verilemeyeceği -
Tenkis davalarında, miras bırakanın «ölünceye kadar bakma söz-leşmesi ile yaptığı temlikin saklı payın ortadan kaldırılması amacı ile yapılmış olduğu»nun, tanık ile isbat edilebileceği -