TTK’nun 615. maddesine aykırı olarak, «tanzim tarihinden önceki» bir vade tarihini taşıyan senede dayalı takibin -bu senet «bono» niteliği taşımadığından- icra mahkemesince iptaline karar verilmesi gerekeceği—
«Çek bedelinin ödenmemesi»ne yönelik verilmiş olan tedbir kararının icra takibi yapılmasını engellemeyeceği—
İhtiyati haciz sırasında borcun tamamının veya bir kısmının borçlu tarafından kabul edilmiş olması halinde, yapılan takibin, daha sonra icra mahkemesince -İİK. 170a uyarınca- iptal edilemeyeceği—
Senedi rehin cirosu ile elinde bulunduran alacaklının, senedi rehin ciro-su ile kendisine ciro etmiş olan cirantasını takip edemeyeceği—
Çek nedeniyle asıl borçlu «keşideci» yanında cirantalar ve bunlara aval verenler hakkında takip yapılabileceği buna karşın «muhatap banka» hakkında takip yapılamayacağı—
Çekte keşide yeri olarak gösterilen «Çakmaklı»nın Büyükçekmece ilçesine bağlı -yani mülki taksimatta yer alan bir idari birim- olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği—
Bankaya ibraz edilmiş olan çekte ibraz tarihinin belirtilmemiş olmasına rağmen çekin ibraz süresi içinde takibe konmuş olması halinde, çekin süresinde ibraz edilmiş sayılacağı—
«Çekteki düzeltmenin borçlu tarafından imzalandığı» olgusunu kanıtlama külfetinin alacaklıya ait olduğu, bilirkişi raporunda yer alan belirsizliğin borçlu lehine yorumlanması gerekeceği—
İcra mahkemesince -borçlunun, «tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin şikayeti bulunmadıkça» -doğrudan doğruya tebligatın ususüzlüğünün dikkate alınamayacağı-
Ödeme emri «kendisine bizzat tebliğ edilmiş» gözüken borçlunun, daha sonra «takibi haricen öğrendiğini» iddia ederek, tebliğ tarihinin düzeltilmesini icra mahkemesinden isteyebileceği (bunu istemekte hukuki yararının bulunacağı), bu durumda, icra mahkemesince, öncelikle ödeme emri tebliğine ilişkin tebligat zarfındaki imzanın borçluya ait olup olmadığının usulen incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği—