Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tarafların aralarında yaptıkları sözleşmede geçerli bir adres tespit etmeleri, bu adresin değiştiğinin karşı tarafa bildirilmemesi halinde adres araştırılması yoluna gidilmeksizin 35'inci maddenin uygulanacağı; Ancak Kanunun verdiği bu hakkın kötüye kullanılmaması yönünden 35'inci maddenin uygulanması, imzası resmi makamlar önünde ikrar olunmuş (ki, noterlerce düzenlenen ya da onanan sözleşmeler dahil) sözleşmeler yönünden geçerli olacağı-
Vekile yapılan tebligat belgesinde “Daimi sekreteri N. imzasına tebliğ edildi” şeklinde posta dağıtıcı tarafından yazılan bir açıklama mevcut olmasına rağmen tebligatın yapılması gereken avukatın belirtilen adreste olup olmadığı ve tebligatın niçin kendisine yapılmadığı açıklanmadığından tebligatın usulsüz olduğu-
Özel hukuk tüzel kişilerine yapılacak tebligatın bunların yetkili temsilcilerine yapılması gerekeceği, eğer tüzel kişinin yetkili temsilcisi yoksa veya evrakı bizzat alamayacak bir halde ise; görev itibariyle temsilciden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi bu işle görevlendirilmiş bir kişiye, o da yoksa tüzel kişinin o yerdeki memur veya müstahdemlerinden birine yapılabileceği, tebligat tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılmamış ve sıralı kişilere yapılmışsa, bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasına yazılması gerekeceği- Mahkemece, öncelikle direnme kararının vekilini azletmiş bulunan birleşen davanın davalısı şirketin yasal düzenlemeler de gözetilerek yöntemine uygun olarak tebliğiyle temyiz süresinin geçmesinin beklenmesi; ayrıca şirket vekilinin de vekillikten çekilmiş olması nedeniyle, asile bu hususun tebliğ edilmesi, direnme kararının temyiz edilmemesi halinde bu şekliyle, temyizi halinde ise devamı işlemler de tamamlanarak ondan sonra dosyanın s
Davalı anonim şirkete dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğe çıkarılmış; tebliğ memuru bu tebligatı şirketin yetkili temsilcisine; onun herhangi bir nedenle tebliği alacak durumda olmaması halinde de usulüne uygun şekilde yetkili kılınan kişiye; şayet bunlar yoksa veya tebligatı alamayacak durumda iseler bu durumu tebliğ evrakına şerh ederek o yerde hazır bulunan tebliğe yetkili memur ve müstahdemlerinden birine o da yoksa herhangi bir memur veya müstahdeme yapması; tebligat evrakında da sırasıyla tebliğe yetkili kişilerin durumunu ve onlara tebliğ edilememe nedenini şerh etmesi gerekirken, hiçbir açıklamaya yer vermeden doğrudan sekretere tebliğ ettiğinden davalı şirketin savunma hakkı kısıtlanarak hüküm verilmiş olmasının hukuka aykırı olacağı-
Mahkemece borçlunun muttali olduğunu beyan ettiği tarihi tebliğ tarihi olarak tespit etmenin gerekeceği-
Mahkemece, davacının ihracına dayanak ihtarların Tebligat Kanunu’nun 21 nci maddesine göre tebliğ edildiğine ilişkin noter şerhlerine dayanılarak ihracın yasa ve ana sözleşme ile iyi niyet kurallarına uygun olduğu belirtilerek dava reddedilmiş ise de, davacı yanın, ihtarların usulsüz olduğu yönündeki iddiası, ihtarların tebliğine ilişkin PTT’de bulunan tebligat parçaları istenmeden ve usulsüzlük tebliğ iddiası irdelenmeden hüküm oluşturulmuş bulunduğundan kararın bu nedenle bozulmasının gerekeceği-
Geçersiz olan bu tebligatın tebliğ tarihinin belirlenmesinde de, Tebligat Kanunu’nun 32.maddesinde yer alan açık hüküm gereğince, muhatabın beyan ettiği tarihin esas alınacağı-
Borçlunun adresine daha önce kanunun gösterdiği usullere göre yapılmış bir tebliğ bulunmadığı; takip dayanağı adi nitelikteki sözleşmenin imzası resmi makamlar önünde ikrar olunmuş sözleşmeler kapsamında değerlendirilemeyeceği, kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkarlar sicillerine verilmiş en son adresin varlığının da söz konusu olmadığı göz ardı edilerek Teb. K’nun 35. maddesine göre yapılan tebligat işleminin geçersiz olacağı-
Savunma hakkının kısıtlanmaması için davalının kimlik bilgileri ile resmi merci önünde adres bildiriminde bulunanın aynı kişiler olup olmadığının belirlenmesi, kimlik ve adres bilgilerindeki çelişkiler giderilerek direnme kararının usulünce tebliğinin sağlanması için dosyanın mahalline iadesi gerekeceği-
Tebligat Kanunu’nun 35.maddesinin uygulanabilmesi için aynı adrese daha önce usulünce yapılmış bir tebligatın varlığının gerekeceği-