Davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine kira alacağının tahsili ve tahliye amacıyla takibe geçildiği, takip talebinde borçlunun Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanlığı, borçlunun adresi ise Merkez/Ankara olarak gösterilmiş olup, ödeme emrinin parti genel merkezine tebliğ edildiği, İlçe başkanlığı vekili tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine alacaklı yanca itirazın kaldırılması talepli dava dilekçesinin ilçe başkanlığı vekiline tebliğ edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılacak tebligatın, tebliğ olunacak evrak aslının gösterilmesi ya da elektronik ortamda gönderilmesi suretiyle yapılacağı, tebligatın belgelendirilmesi için, elektronik ortamda güvenli elektronik imzalı olarak gönderilen evrak hariç olmak üzere Cumhuriyet savcısı tarafından evrak aslına 'Görüldü' ibaresi yazılarak imzalanacağı, tebliğ bir sürenin başlangıcına esas olacaksa, Cumhuriyet Savcısı'nın evrakın gösterildiği günü de evrak aslına yazıp imzalayacağı, kalem personeline (C.Başsavcılığı Yazı İşleri Müdür Vekiline) yapılan tebliğ işlemi geçersiz olduğu- (7201 s. Teb. K. mad. 43, Teb. Tüz. mad. 65) Mahkemece öncelikle ilk karar ile direnme kararının, katılma istemi reddedilen oda meclisi eski başkanı ile davacı Cumhuriyet Başsavcılığı’na yöntemine uygun olarak tebliği ile temyiz süresinin geçmesinin beklenmesi; direnme kararının temyiz edilmemesi halinde bu şekliyle, temyizi halinde ise devamı işlemler de tamamlanarak ondan sonra dosyanın son kontrolünün muhakkak hakimince yapılmasından sonra eksiksiz olmak üzere temyiz incelemesi yapılmak üzere Hukuk Genel Kurulu’na gönderilmesi gerekeceği-
Davacı şirkete kamulaştırma işlemlerine ilişkin yapılan tebligatta, tebliğ memurunun bu tebligatı şirketin yetkili temsilcisine; onun herhangi bir nedenle tebliği alacak durumda olmaması halinde de usulüne uygun şekilde yetkili kılınan kişiye; şayet bunlar yoksa veya tebligatı alamayacak durumda iseler bu durumu tebliğ evrakına şerh ederek o yerde hazır bulunan tebliğe yetkili memur ve müstahdemlerinden birine o da yoksa herhangi bir memur veya müstahdeme yapması; tebligat evrakında da sırasıyla tebliğe yetkili kişilerin durumunu ve onlara tebliğ edilememe nedenini şerh etmesi gerekirken, hiçbir açıklamaya yer vermeden doğrudan davacının işçisine tebliğ etmiş olması karşısında tebligatın usulsüz olduğu ve kamulaştırma bedelinin arttırılmasına ilişkin davanın süresinde açıldığının kabul edilmesi gerekeceği-
Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır hükmü uyarınca davalı şirketin ticaret sicil adresine yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu -
Hükmi şahıslara tebliğin, salahiyetli mümessillerine (yetkili temsilcilerine), bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılacağı, eğer hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılması gerekmekte olup, davalılardan ... Şirketine yapılan tebligatların, tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapıldığına ilişkin belge bulunmadığı, davalıya yapılan tebligatların hiçbiri Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinin aradığı sıralı kişilere yapılma nedenlerine dair şerhleri içermediğinden, davalı şirkete yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığının kabulü gerekeceği-
Davacı adına çıkartılan taşınmaz satış ilanının tebliğine ilişkin tebliğ belgesinde, muhatabın çarşıda bulunması nedeniyle adresin kapalı olduğu, Tebligat Kanununun 21.maddesine göre muhtara tebligat evrakının bırakıldığı, muhatabın kapısına ihbarın yapıştırıldığı ve imzadan imtina eden komşusuna haber verildiği hususları şerh edilmiş ve tebliğ memurunca imzalanmışsa da muhatabın gösterilen adreste geçici ve kısa süreli bulunmama sebebinin kimden soruşturulduğu konusunda bir belirleme bulunmadığından yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Davalının tacir olup, basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olduğu, kendisi ile ilgili sicile adres değişikliğini bildirmekle mükellef olduğu-
Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimsenin, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecbur olduğu, bu takdirde bundan sonraki tebliğlerin bildirilen yeni adrese yapılacağı, adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve yeni adres tebliğ memurunca tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılacağı ve asılma tarihinin, tebliğ tarihi sayılacağı, bundan sonra eski adrese çıkarılan tebliğlerin muhataba yapılmış sayılacağı-
Kanunun ve Yönetmeliğin belirlediği şekilde yapılmamış ve belgelendirilmemiş olan tebligatların geçerli olmayacağı- Vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu-
Satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat parçası incelendiğinde; sadece borçlu adı, tebligat konusu ve Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre tebligatın çıkarıldığı yazılı olup, tebligatın hangi usulle ve kim tarafından yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve beyanın yer almadığı, yapılan işlemin Tebligat Kanunu 35. ve mülga Tüzüğün 55. maddesine uygun olduğundan söz edilemeyeceği, ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-