Boşanma davasında (çocukların fiilen anne yanında kalmalarına, velayetin babaya bırakılmasın) şeklinde oluşturulan kararın M.K.’nun 336-350. maddeleri hükümlerine aykırı olacağı-Çocuklardan birinin 1992 doğumlu olup ana şefkatine muhtaç bulunması, kardeşlerin birbirinden ayrılmasının gelişmelerini olumsuz etkileyeceği gözönünde tutularak velayetin anaya tevdiine, baba ile uygun bir kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekeceğı–
Vasinin her dava için ayrı ayrı sulh hakiminden izin almak zorunda olduğu, yetki itirazının kabulü için yetkili mahkemenin doğru olarak gösterilmesinin gerekeceği, evlilik dışı doğan çocuk için, daha önce hükmedilen iştirak nafakasının artırılması davasında, davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu-
Lehine «yoksulluk nafakası» hükmolunmuş olan taraf aleyhine «iş-tirak nafakası»na hükmolunamayacağı–
İştirak nafakasına dava tarihinden itibaren faiz yürütülemeyeceği (hükmedilemeyeceği)–