Kiralayan olarak kira sözleşmesini imzalamış olan kişinin ölümünden sonra tahliye istemli icra takibinin –aralarında “zorunlu takip (dava) arkadaşlığı” bulunan- kiralayanın tüm mirasçıları tarafından birlikte yapılması ve tahliye davasının da tüm mirasçıları tarafından birlikte açılması gerekeceği-
İflasın ertelenmesi sürecinde mahkemece verilen tahliye kararının infazının mümkün olmayacağı-
İhtarlı ödeme emrinde ödeme süresinin 30 gün olduğu belirtilmeksizin, ödeme emrinin bu bölümünün boş bırakılması halinde, ödeme emrinin (temerrüd ihtarnamesinin) hukuki sonuç doğurmayacağı-
Kira sözleşmesinde kira bedelinin “yıllık olarak” ödeneceğinin kararlaştırılmış olmasının geçerli olup tarafları bağlayacağı-
Davalı borçlular tarafından itiraz edilen 2011 yılı K. ayı kira bedeli takip tarihi itibariyle muaccel olmadığı, 20.12.2011 tarihinde davalı tarafından 4.300,00 TL kira bedeli ödemesinin olduğu ve takip tarihi itibariyle de 1.000,00 TL.nin ödendiği anlaşıldığından, mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Yasal 30 günlük süre içinde muaccel kira bedeli ödenmeyerek temerrüde düşüldüğünden davalı vekilinin tahliyeye ilişkin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı-
İcra takibi tüm kiracılar hakkında yapıldığı halde tahliye davasının kiracılardan biri hakkında açıldığı, tahliye davasının bölünmesi mümkün bulunmadığından ve kiracılar arasında mecburi dava arkadaşlığı olduğundan davanın bu nedenle reddi gerekeceği-
İtirazın kaldırılması isteminde, davalı itirazında takibe konu alacak miktarını ödediğini savunduğuna göre ödediğini İİK 68.maddesindeki belgelerle kanıtlaması gerekeceği-
BK.484 maddesi uyarınca kefilin sözleşme süresince doğan ve uzayan dönemde de sözleşmede belirtilen limitle sınırlı kira borcundan sorumlu olacağı-
Kira borcunun, ihtar (ödeme) süresinden sonra yatırılmış olmasının, temerrüdün oluşmasına (ve tahliye kararı verilmesine) engel teşkil etmeyeceğini-