Davacı-davalı kadın yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çok olduğundan ve daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmayacağı-
Davacı kadın yararına daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Maddi-manevi tazminatlara faiz talebinde bulunan davacı kadının bu talebinin değerlendirilmesi gerekeceği-
Boşanma davasında üç yıllık fiili ayrılık süresinin kesin hükmün sonuçlarını doğuran feragatten itibaren hesaplanması gerekeceği-
Davalı kocanın eşini ailesiyle birlikte yaşattığı, "şişko, tombul" demek suretiyle aşağıladığı, toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen kadının ağır ya da eşit kusurlu olmayıp ve bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği; mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir hadisenin varlığı kanıtlanamadığından, manevi tazminat isteminin reddi gerekeceği-
Davacı kadının beyanı tazminat isteklerinden feragat niteliğinde olduğundan, kadın lehine tazminata hükmedilemeyeceği-
Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 TBK.md.50 ve 52 ) dikkate alınarak davacı-davalı koca yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmesi gerekirken bu yönün dikkate alınmamasının doğru görülmeyeceği-