Taraflar arasında açılan boşanma davasında mahkemece taraflardan davacı erkeğin tam kusurlu olmasına rağmen eşlerin eşit kusurlu olduğu kanaatine varılarak boşanmalarına karar verilmesinin ve davalı kadının maddi tazminat talebinin reddedilmesinin hatalı olduğu-
Mahkemece verilen ilk hüküm kadın yararına verilen manevi tazminatın fazla olduğu gerekçesiyle bozulmuş olup, maddi tazminat ise bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleştiği bu husus gözetilmeden kadın yararına verilen maddi tazminatın indirilerek kesinleşen konuda yeniden hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Davacı kadının davalı erkeğe tartışmalar sırasında "pezevenk, defol git" diyerek hakaret ettiği, erkeğin de ailesinin evlilik birliğine müdahalesine ve eşine hakaretine sessiz kaldığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, davacı kadının ailesiyle görüşmesine izin vermediği uyuşmazlıkta, davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda kadına göre ağır kusurlu olduğu-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatın az olduğu-
Davalı erkek boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadına nazaran daha fazla kusurlu olup, davacı kadının boşanma nedeniyle mevcut veya beklenen menfaatleri de zedelendiğinden mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK mad. 4, TBK mad. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat (TMK mad. 174/1) takdiri gerektiği-
Davacı kadının boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu olduğu temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden şartları oluşmadığı halde (TMK mad. 174/2) ağır kusurlu eş lehine manevi tazminat takdirinin doğru olmadığı-
Tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; kadının eşine hakaret edip, aşağıladığı da anlaşıldığından boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda kadın ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğini taşıdığından erkek yararına Türk Medeni Kanununu mad. 174/2 koşullarının oluştuğu, mahkemece erkek yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Davalı kadının ailesi tarafından yalnız yaşama olanağı bulunmadığı gerekçesiyle tarafların davalının ailesi ile birlikte yaşadığı ve davacıya müdahalelerde bulunduğu ve maaşını dahi elinden aldıkları anlaşıldığından ve erkeğin kusurlu bir davranışı kanıtlanamadığından boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda kadının tam kusurlu olup, bu kusurlu davranışların da erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğini taşıdığı; erkek yararına Türk Medeni Kanunu mad.174/2 koşullarının gerçekleştiği ve mahkemece davacı erkek yararına uygun miktarda manevi tazminat verilmesi gerektiği-
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekeceği-