Gerekçeli karar tebliğinin davalının bilinen en son adresine çıkarılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip tebligatın buraya yapılması gerekirken, ilk seferde doğrudan Kanunun 21/2. maddesine göre tebligat yapılmasının hatalı olduğu- Ayrıca davalı şirketinin ticaret sicilinde kayıtlı adresi re'sen araştırılıp belirlenen adrese daha önce tebligat çıkarılmadan, doğrudan davalı şirket adresine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılmasının usulüne uygun olmadığı-
Yargılama sırasında 35’e göre yapılan tebligatların ve gerekçeli kararın tebliğinin usulsüz olduğundan, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiği- Tebliğ zarfına usulünce düşülmüş bir şerh bulunmadan, tebliğ memurunca, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı- Usulsüz tebligatlara dayanılarak taraf teşkili sağlandığından söz edilemeyeceği ve hakim davanın taraflarını dinlemeden, onların iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hüküm veremeyeceği-
Gerçek kişiye TK'nun 35. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, ilgilinin adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve muhataba bu adreste daha önce usulüne uygun bir tebligatın yapılmasının zorunlu olduğu-
Kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayarak savunma hakkı kısıtlanmış olan davalıya usulünce dava dilekçesinin tebliğ edilip, ortaya koyacağı delillerin toplanıp, savunmalarının da dikkate alınarak bir değerlendirme yapılması gerektiği-
Dava dilekçesinin ve gerekçeli kararın, davalıya Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ edildiği ve yapılan bu tebligatların usulüne uygun olmadığı, böylece davalının savunması alınmadan yokluğunda karar verildiği anlaşıldığından, davalının adil yargılanma hakkının ihlal edilmiş olduğu-
İhbar dilekçesinin, müflis M...... Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. İflas İdaresine Tebligat Kanunu ve ilgili mevzuat dikkate alınarak tebliğinin gereketiği- İflas halinde olan müflis şirketin sicilde kayıtlı olan adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu 35’inci maddesi kapsamında yapılan tebligatın usulsüz olduğu, bu nedenle müflis şirket iflas idaresine davanın ihbarı için dosyanın geri çevrilmesinin yerinde olacağı-
Borçlunun adrese dayalı kayıt sisteminde kayıtlı adresinin bulunmaması halinde ipotek akit tablosunda yazılı adresine daha önce usulüne uygun tebligat yapılmamış olsa bile, bu adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılabileceği, bunun için, muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması gerektiği- Borçluya gönderilen satış ilanı tebligatlarının iade edilmesi üzerine, satış ilanının Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşıldığından, mahkemece, borçlunun "satış ilanının tebliğ tarihi" itibariyle, adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, satış ilanı tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının tespiti ile ihalenin feshi istemine dair bir karar verilmesi gerektiği-
Mernis adresi bulunmayan borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işleminin, borçluya aynı adreste daha önceden yapılmış usulüne uygun bir tebliğ işlemi bulunmadığından usulsüz olduğu- Satış ilanı -usulüne uygun- tebliğ edilmemiş olduğundan ve , borçlunun, şikayet tarihinden daha önceki bir tarihte ihaleden haberdar olduğuna ilişkin bir bilgi de bulunmadığından, 13.03.2015 tarihli ihalenin feshi için 03.02.2016 tarihinde yapılan ihalenin feshi şikayetinin süresinde olduğu-
Gerçek kişi tacir olan davalıya çıkarılan tebligatın tebliğ edilememesi üzerine ticaret sicilinde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılmışsa da, davalı tacir gerçek kişi olduğundan bu maddeye göre yapılan tebligatın geçersiz olduğu-
HMK. mad. 62 uyarınca, davanın ihbarı ile yargılamanın başka bir güne bırakılamayacağı ve ihbarın mahkeme dışı vasıtalarla da yapılabileceği- Mahkemece, bildirilen adresler esas alınarak ihbar dilekçesinin tebliğe çıkarılması ile yetinilmesinin yerinde olduğu- İhbar olunan şirketlerin “bildirecekleri delillerinin toplanması”nın taraflarca getirilme ilkesine aykırılık teşkil edeceği- (HMK. mad. 25)- İşiçilik alacaklarına ilişkin davada davalının davanın ihbarını istediği şirketlerin adreslerinin ilgili ticaret odalarından araştırılmasının ve varsa bildirecekleri delillerin toplanmasının gerekmediği, mahkemece dosyanın geldiği aşama dikkate alınarak aynı celse açık yargılamaya son verilerek esas hakkında hüküm kurulmasının isabetsiz olmadığı-