Nama ifaya izin, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin davada, davalı yüklenici şirketin dava açıldığı tarihte tüzel kişiliği haiz iken yargılama sırasında Ticaret Sicil Memurluğu tarafından re'sen terkin edilerek tüzel kişiliğini yitirdiği anlaşıldığından, öncelikle davacılar vekiline, davalı yüklenici şirketin tüzel kişiliğini kazanması için ihya davası açmak üzere süre verilerek, ihya kararı alındıktan sonra davalı şirkete tebligat yapılıp yargılamaya devam olunması gerektiği-
TBK'nın 113. (BK. 97) maddesi uyarınca yükleniciye ait bağımsız bölümün satılarak eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi konusunda nama ifaya izin verilmesi talebine-
Nama ifaya izinle, taraflar arasındaki sözleşme gereğince yükleniciye isabet eden bağımsız bölüm satılarak, yüklenicinin eksik bıraktığı iş ve işlemlerin tamamlanması amaçlandığından, davacı arsa sahibinin verilecek kararla eline geçecek para, yükleniciye isabet eden bağımsız bölümün satılması ile elde edeceğinden ve bu para da avans mahiyetinde olduğundan, bağımsız bölümün hüküm tarihine yakın tarihteki rayiç değeri saptanarak, o değerden aşağı olmamak kaydı ile satılıp, elde edilecek paranın arsa sahibince eksik bırakılan iş ve işlemlerde kullanması, kalanının yükleniciye iade edilmesi yönünde hüküm tesisi gerektiği-
Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince yüklenicinin bedele, başka bir anlatımla sözleşmede kararlaştırılan arsa payı veya bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için inşaatı sözleşme ve ekleri ile tasdikli proje ve inşaat ruhsatı ile kamu düzeninden olan imar mevzuatı ve Deprem Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak tamamlayıp, arsa sahiplerine teslim etmesi gerekeceği- Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde, ücretin (arsa payının) sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa (kademeli ferağ öngürülmemişse) işin yapılmasından sonra ödeneceği (devredileceği); inşaat yapma borcunu yerine getirmeyen yüklenicinin, arsa sahibinden tapu devrini isteyemeyeceği (6098 sayılı TBK. md. 97); imar mevzuatına aykırılık var ise bu aykırılıklar giderilmeden teslim olgusunun gerçekleşebileceğinin kabul edilemeyeceği- Davacı yüklenicinin inşaatı tapu iptal ve tescil istenen dairenin hak edilme koşulunu oluşturan kaba inşaat aşamasına getirmesi yeterli olmadığından, mahkemece, Belediye Başkanlığı'na müzekkere yazılarak, inşaatta projeye aykırılık olup olmadığı, varsa projeye aykırılıkların tadilat projesiyle giderilip giderilemeyeceği, giderilebilecek ise, giderilmesi için yapılması gereken işlemler ile bunun giderim bedellerinin sorulması, keşif yapılarak ve bilirkişi kurulundan rapor alınarak bu hususların denetlenmesi, yükleniciye tüm bu hususlar için talep ederse uygun süre ve yetki verilerek sonucunun beklenmesi, yüklenici tarafından projeye aykırılıkların giderildiğinin mahkemeye bildirilmesi halinde uzman bilirkişilerle mahallinde keşif yapılarak projeye aykırılıkların giderilip giderilmediğinin mahkemece denetlenmesi, projeye aykırılığın giderildiğinin tespiti halinde ya da projeye aykırılık bulunmaması durumunda yüklenicinin dava konusu bölüm yönünden tescile ve bu bir adet bağımsız bölüm için verilen teminat senedinin iadesini talep etmeye hak kazandığının kabulü gerekeceği-
Mahkemece, 1 nolu bağımsız bölümün kimin nam ve hesabına satıldığı araştırılarak; yüklenicinin talimatı üzerine, bedeli de kendisince tahsil edilerek satıldığının tespiti halinde şimdiki gibi karar verilmesi, arsa sahibi tarafından kendi namına satılarak bedelini tahsil ettiğinin anlaşılması halinde ise belirlenen avans niteliğindeki masraf tutarı ile 1 nolu bağımsız bölümün değeri mukayese edilerek elde edilebilecek satış değerinin bu masrafları karşıladığının belirlenmesi halinde satış yetkisi verilmesi talebinin reddine, 1 nolu bağımsız bölüm değerinin masrafları karşılamadığının anlaşılması halinde ise karşılanmayan miktar için 8 nolu bağımsız bölümün satışına izin verilmesi hususunun değerlendirilmesi ile araştırma sonucuna göre birleşen dava hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
TBK. mad. 113'e dayalı nama ifaya izin istemine ilişkin davada mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda arsa sahibine ait villalar ile ortak alanlardaki eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli saptanmış, yükleniciye ait 8 adet bağımsız bölümün önceden satılması nedeniyle satım talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olmasına rağmen belirlenen eksik ve kusurlu işlerin avans niteliğinde olmak üzere takriben kaç adet bağımsız bölümün satışı ile gerçekleşebileceğinin de hesaplanması gerektiği- Alınan raporlarda, her bir bağımsız bölümün tespit edilen değerinin bağımsız bölümlerin mevcut halinin mi yoksa tamamlanmış halinin değeri mi olduğu anlaşılamadığı ve arsa sahiplerinin satışa izin talepleri yönünden mevcut inceleme ile kesin bir kanaate varılamadığı görülmekte olduğundan, öncelikle arsa sahiplerine ait villalar ile ortak alanlardaki eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedeli yanı sıra sözleşme uyarınca yükleniciye ait olan yapı kullanma izin belgesi giderleri, sigorta primleri ve vergi borçlarının da hesaplanması, yükleniciye ait bağımsız bölümlerin mevcut hali ile satılarak eksik ve kusurlu işlerin giderileceği söz konusu olacağından, yükleniciye ait bağımsız bölümlerin fiili durumları tespit edilerek bu halleri ile bağımsız bölümlerin rayiç değerlerinin saptanıp, sonucuna göre bir değerlendirme yapılması gerektiği-
Bir şeyin yapılmasına müteallik borç, borçlu tarafından ifa edilmediği takdirde alacaklının masrafı borçluya ait olmak üzere borcun kendisi tarafından ifasına izin verilmesini talep edebileceği- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilip nama ifa kapsamına alınan bazı imalatların, ayıplı imalat niteliğinde olmasına göre nefaset bedelinin ayrıca tahsiline karar verilmesi gerekirken nama ifa kapsamına alınmasının hatalı olduğu- Davacı arsa sahibine isabet eden bazı dairelerin alanının küçük yapılmasının, eksik iş niteliğinde olduğu ve bilirkişi raporunda da mesaha küçüklüğünün eksik iş olduğu kabul edildiği halde raporun sonuç kısmında nefaset farkı olarak nitelendirildiğinden bu talep yönünden de tahsil hükmü kurulmasının hatalı olduğu- Mahkemece, bilirkişi kurulundan nama ifaya izin verilmesi gereken eksik imalatları, nama ifa kapsamı dışında kalan ayıplı imalatlardan ayırarak bu imalatların neler olduğunu, metrajlarını ve dava tarihindeki rayiçlerle tahmini tamamlanma bedellerini liste halinde belirleyen, daha önceki raporlarda belirlenen ve hüküm altına alınan miktarın ne kadarının nama ifa kapsamı dışındaki imalatların nefaset farkına ilişkin olduğu hususunu açıklığa kavuşturan, tarafların itirazlarını cevaplandıran, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alındıktan sonra, nama ifa kapsamındaki işler bakımından .. nolu bağımsız bölüm bedeli karşılaştırılarak satış şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespit edilmesi, nama ifa kapsamında kalan eksik imalatlar yönünden davalıdan eksik imalat bedelini mahkeme veznesine depo edip etmeyeceği sorularak, depo edeceğini bildirmesi ve depo etmesi halinde satışa izin verilmesi talebinin reddedilmesi, depo etmeyeceğini bildirmesi halinde bağımsız bölümün satış değerini sınırlayan ve satış şeklini belirleyen herhangi bir kayıt ve süre koymadan taşınmazın yüklenici namına davacı tarafça satışına izin kararı verilmesi, nama ifa kapsamı dışındaki imalatlar yönünden ise nefaset bedelinin ortak alanlara ilişkin kısmının davacının sözleşmedeki paylaşım oranına isabet eden kısmının belirlenmesi ve ayrıca tahsil hükmü kurulması gerektiği-
Kiralananda ıslanma, nemlenme, küflenme ve rutubet oluşması nedeniyle kiralananın bazı kısımlarının kullanılamadiğı, kiracıya ait eşyaların zarar gördüğü, kiralananın ayıplı olduğu, eksikliklerin giderilmesi gerektiğine ilişkin davalı kiralayana bildirim yapıldığı, daha sonra kiralayanın kiralanandaki ayıpları gidermemesi üzerine akdin feshedildiği anlaşıldığından, davacı kiracının akdi feshedip taşınmazı tahliye etmesi karşısında artık geriye dönük olarak kira parasının indirilmesi talebinde bulunamayacağı- Davacı kiracının, kiralanandaki ayıpları kendisinin gidermeye çalıştığına yada bu konuda hakimden izin alma talebinde bulunduğuna ilişkin delil yada savunması bulunmamakta olup mahkemece, uzman bilirkişi yada bilirkişilerden rapor alınarak kiralananda sonradan çıkan ayıpların önemli ve esaslı ayıp olup olmadıkları, kiracı tarafından giderilebilecek nitelikte olup olmadıkları, ayıpların ve davacı zararının artmasında davacı kiracının kusuru bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Boşanma anlaşmasında yer alan "ortak çocuklar adına iki taşınmaz alınacağına" ilişkin hükmün çocuklar bakımından üçüncü kişi yararına bir edim yükümlülüğü niteliğinde olup, edimini ifa etmeyen davalı hakkında davacının talebi doğrultusunda 6098 sayılı TBK' nun 113/1 uyarınca karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, nama ifa kapsamındaki işler bakımından nama ifa ile birlikte bedelinin avans olarak tahsiline karar verilmesi, nama ifa kapsamı dışında kalan imalatlar yönünden ise belirlenen nefaset bedelinin hüküm altına alınması gerekeceği- Mahkemece, HMK’nın 31. maddesindeki, hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacıdan eksik iş bedeli ile ilgili BK’nın 97. maddesi hükmüne uygun nama ifa mı yoksa eksik iş bedellerinin tahsilini mi talep ettiği hususunda açıkça beyanı alınıp, sonucuna göre davacının talep etmesi halinde eksik işler ile ilgili nama ifaya izin verilmesi, nesafet farkı gerektiren ayıplı imalatlara ilişkin bedelin ise nama ifa kapsamı dışında tutularak normal alacak hükmü kurulması gerektiği gözetilerek, davacı tarafın hükmü temyiz etmemesi ile oluşan usuli kazanılmış haklar da dikkate alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, infazda tereddüde mahal bırakmamak için nama ifasına izin ve yetki verilen iş ve işlemleri hüküm fıkrasında tek tek belirtilip, infazı mümkün hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde infazı mümkün olmayacak genel nitelikli yetki ve izin verilmesinin de doğru olmadığı-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • kayıt gösteriliyor