Boşanma kararında (boşanma kararının eki olarak) hükmedilen maddi ve manevi tazminatların, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra takip konusu yapılabileceği–
Takip dayanağı ilamda mahkemece ‘… TL’nin …… tarihinden itibaren işleyecek ….. yasal faizi ile birlikte borçludan tahsiline’ karar verilmiş olması ve karar tarihinden sonra, 3095 sayılı kanunda yapılan değişikliklerle faiz oranlarının arttırılmış olması halinde, alacaklının kanundan kaynaklanan bu artıştan faydalanacağı–
MK’nun 186 ve 197/2. maddeleri uyarınca hükmedilen nafakanın boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesi ile sona ermeyip devam edeceği–
Miras hukukuna ilişkin olan ilamların –şahsın hukukuna ve aile hukukuna ilişkin ilamlardan farklı olarak- kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–
Kıdem tazminatı faizi hesaplanırken, -hakkın doğumundan itibaren birer yıllık dönemler itibariyle- piyasadaki bankaların fiili olarak verdikleri en yüksek faiz oranının göz önünde bulundurulması gerekeceği–
Temerrüt faizine tekrar temerrüt faizi yürütülemeyeceği; ancak, “kapital faizi” olarak nitelendirilen faize tekrar faiz yürütülebileceği-
İİK. 40 gereğince, ilamın bozulmasının icra işlemlerini olduğu yerde durduracağı; ilamın takip tarihinden önce bozulmuş olması halinde ise, takip konusu yapılamayacağı–
Takipte “borçlu” olarak gösterilen kuruluşun (adi ortaklığın), gerçek ya da tüzel kişiliğinin bulunmaması nedeniyle, süresiz şikayet yolu ile “takibin pasif husumet ehliyeti yokluğu” nedeniyle iptali gerekeceği-
Takip talebinde, takip dayanağı ilamda isimleri ayrı ayrı gösterilmiş olan alacaklıların hepsinin belirtilmeyip, bir alacaklının ismi yazıldıktan sonra ‘ve arkadaşları’ ibaresi yazılarak yapılan icra takibinin usulsüz sayılmayacağı–