Tahkim sözleşmesinin taraflar arasındaki sözleşmenin bir şartı veya ayrı bir sözleşme şeklinde yapılabileceği-
Tarafı ... İlçe Belediyesi olan mahkeme kararına dayalı talepleri ... Büyükşehir Belediyesinin yerine getirmesine..." karar verildiği ve davacı ... Belediyesinden ... Büyükşehir Belediyesine devredilen işçiler arasında gösterildiği, husumet bir dava şartı olup, davacı kanunun uygulamasından kaynaklı olarak bu hususta yanılmış olmakla mahkemece, 6100 sayılı HMK 116/2. maddesi gereği davacıya davasını ... Büyükşehir Belediyesi'ne yöneltmesi için süre verilmesi ve dava ve düzeltme dilekçesi ... Büyükşehir Belediyesi'ne tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
İki haftalık cevap süresinden sonra yapılan yetki itirazının, tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece dikkate alınmaması gerektiği-
Genel yetki kuralı dışında düzenleme öngörülmemiş olması karşısında, HMK'da yer verilen özel yetkiye ilişkin düzenlemelerin İş Mahkemelerinin yetkisinin belirlenmesinde dikkate alınması gerekeceği - İş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin davanın, seçimlik hakkın kullanılarak davalı şirketin adresine bağlı olarak açılmasının genel yetki kuralına uygun olduğu, süresinde ve usulüne uygun yetki itirazı olmadığı gözetilerek yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
Yetki itirazının süresi içerisinde yapılmaması halinde, davanın kaldığı yerden devamı gerekeceği-
İş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi tazminatın ödetilmesine ilişkin davada; ikametgâh adresi Sandıklı olan davacının HMK 16. maddesindeki seçimlik hakkını, yerleşim yerinde dava açarak kullanması, genel yetki kuralına uygun olup, mahkemece, süresinde ve usulüne uygun yetki itirazı olmadığı, kesin ve kamu düzenine ilişkin bir yetki kuralı da olmadığı gözetilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Kesin yetki kuralının bulunmadığı davayla ilgili olarak, davalı Kurum vekili süresi geçtikten sonra yetki itirazında bulunduğundan, işin esasına girilmesi gerekirken "yetkisizlik" kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Hukuk Genel Kurulu'nun 2012/10-1153 E. 2013/245 K. sayılı ilamının da aynı yönde olduğu-
Kiralayan tarafından kiracı aleyhine ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada; takip konusu aylar kiralarının vadeleri TBK'nun 314. maddesi dikkate alınarak belirlenip, bu tarih esas alınarak işlemiş faize hükmedilmesi gerektiği-
Kesin yetkinin olmadığı hallerde yetki itirazının cevap süresi içerisinde ileri sürülmesi gerektiği, bu sürenin dava dilekçesinin tebliğinden itibaren iki hafta olduğu, ancak; hal ve şartlara göre cevap dilekçesinin bu süre zarfında hazırlanmasının çok zor yahut olanaksız olduğu durumlarda, yine bu süre içerisinde mahkemeye başvuran davalıya bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebileceği, eğer mahkemece verilen ek sürenin ne zaman sona ereceği belirtilmemişse bu ek sürenin, yasal cevap süresi olan iki haftalık sürenin sona ermesiyle işlemeye başlayacağı-
HMK'nun 116/1-a maddesine göre kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazının ilk itirazlardan olduğu, ilk itirazların ise bir ön sorun gibi incelenerek karara bağlanacağının müteakip (HMK. md. 117/3) maddesinde düzenlendiği, mahkemenin bu süreçte nasıl bir yöntem takip edeceğinin ise HMK'nun 163-164 maddelerinde açıklandığı görüldüğünden, icra takibinde, borçlunun icra dairesinin yetkisi ile birlikte borcun esasına da itiraz etmesi halinde, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz HMK'nın 164. maddesi hükmü uyarınca ön sorun olarak incelenmeli ve bu bağlamda davacı yanın bu konuda açıklama ve ispat hakkı bulunduğu gözetilmesi gerekeceği,bu durumun HMK'nın 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olduğu-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • kayıt gösteriliyor